© Çerkezköy Ekspres

IŞIĞIN GÖZE ETKİSİ

​​​​​​​Günümüzün vazgeçilmez teknolojik aygıtları olan telefon, bilgisayar ve televizyona uzun süre bakıldığında gözyaşı azlığı ve kuruluğa neden oluyor.

Özel Optimed Hastanesi’nden alınan bilgilere göre teknolojik aygıtlara uzun süre bakıldığında gözyaşı azlığının ve kuruluğunun oluşmasının nedeni de göz kırpma sayısının fark edilmeden azalması olduğu belirtiliyor. Normalde gözlerimizi kırparak, gözyaşının gözün ön yüzeyine  eşit  ve düzenli biçimde yayarız. Kırpma azalınca yer yer kuru alanlar ortaya çıkar, aşırı ama acılı sulanma-batma-kızarıklık -yanma-batma-yabancı cisim kaçmış hissi ve gözleri kapama isteği gibi yakınmalar ortaya çıkar.

Bu gibi yakınmaları olan kişilerin daha az televizyon ve bilgisayar izlemesi gerektiği ya da yapay gözyaşı damlaları kullanmaları gerektiği belirtiliyor.

Bilgisayar ve televizyonun gözlerde kırma kusuruna yol açmadığı ama kırma kusuru varsa belirtilerin ortaya çıkmasına neden olduğu; yani tanıyı kolaylaştırarak bir nevi faydası olduğu kaydedilirken, bu durumda çocuğa gözlük vererek kırma kusuru düzeltilmesi gerektiği ifade ediliyor.

Telefon, bilgisayar ve televizyona uzun süre bakıldığına ortaya çıkan sorunlar ve çözümlerinin satır başları şu şekilde:

“Plazma ve LED televizyonlar zararlı ışın yaymaz ama klasik bilgisayar monitörleri baz istasyonlarından bile 10 kat zararlı dalga yayıyor.

ORTAM IŞIĞININ GÖZLERE OLAN ETKİSİ NASILDIR?

Aslında gözün düşük ışıkta da parlak ışıkta da uyum gösterme yeteneği mevcuttur. Ancak gözün rahat ve konforlu bir görme yapabilmesi için ortam ne karanlık ne de çok parlak olmalıdır. Ortam karanlık ise göz bebekleri daha iyi görebilmek için büyür ve bu durum da bazı kişilerde göz tansiyonunun yükselmesine neden olabilir.

Ortam çok parlak ışıkla aydınlatıldığında ise göz bebekleri küçülür. Böylece daha iyi görmek için, göze gelen ışığı azaltmak ister. Bu durum baş ağrısına neden olabilir hatta migreni tetikleyebilir.

Bu nedenle migreni olan kişilerin biraz daha karanlık ortamda okumaları daha uygun olabilir.

Son zamanlarda gece uyurken açık bırakılan ampullerin gözde miyozis (küçülme ) yaparak miyopiye neden olduğu düşünülmektedir. Bu nedenle gece uyurken karanlıkta uyumak daha sağlıklıdır.

Diskoteklerde, kesik kesik verilen ışığın epilepsisi olan kişilerde nöbeti tetiklediği bilinmektedir. Sarası olmasa bile bu tip ışığın bulantı, kusma, baş dönmesi yaptığı bilinmektedir. (Araba tutması gibi)Çocuklarda uzun süre televizyon, bilgisayara bakmanın da aynı belirtileri ortaya çıkarabildiği unutulmamalıdır.

ÇALIŞMA MASASI NASIL AYDINLATILMALI?

Işık masamıza önden vurmalı ve gölgemiz masaya düşmemelidir. Masa lambası kullanıyorsak ve sağ elimizi kullanıyorsak ışık soldan, sol elimizi kullanıyorsak ise sağdan omuz üzerinden ışık masaya düşmelidir. En iyisi LED veya akkor (eski) ampullerdir. Flöresan ampuller çok fazla elektromanyetik dalga yaydıkları için ve ışığı kesik kesik gönderdikleri için önerilmez. Yine uzun ömürlü ampuller de içinde cıva bulunması ve de ortama cıva buharı verdikleri için insan sağlığına çok zararlıdır.  Ayrıca masa lambasının aydınlatma gücü oda lambasının yaklaşık yarısı kadar olmalıdır. İdeal aydınlatma;

Ofis, mutfak 150 voltluk ampül

Okuma 70 voltluk ampül.

Yine ışık gözümüzün daha yukarısından masamıza gelmelidir.

Ayrıca göz kuruluğunun önüne geçmek için bilgisayar ekranı göz seviyemizin daha aşağısında olmalıdır. Bilgisayar ekranı ne çok parlak ne de çok karanlık olmalıdır. Koruyucu ekranının olması önerilmektedir.”

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER