© Çerkezköy Ekspres

SAADET PARTİLİ BÜYÜKŞEHİR ADAYI PEHLİVAN: “BELEDİYELER BORÇ BATAĞINA BATTI”

Saadet Partisi Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Feti Pehlivan, ‘Dürüst Başkan, Dürüst Yönetim’ şeklindeki sloganlarının ne anlam taşıdığını anlattı. Pehlivan, belediyelerin borç batağına battığını ifade ederek, projelerinin üretime dayalı olduğunu kaydetti.

Saadet Partisi Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Feti Pehlivan ile Çerkezköy Belediye Başkan Adayı Erol Kaya, gazeteniz Çerkezköy Ekspres’i ziyaret etti. Pehlivan, ziyaret esnasında belediyecilikle ilgili açıklamalarda bulundu.

“SOKAĞIN TEMİZLENMESİ BELEDİYENİN RUTİN HİZMETİDİR”

Belediyelerin insanları mutlu ve huzurlu etme çabası içine girmesi gerektiğini belirten Saadet Partisi Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Feti Pehlivan, “Merkezi hükümet şuradaki hanede ne gibi bir sıkıntı var bilemez. Bakanlar bunu nereden bilecek? Ondan dolayı yönetim tarzımız merkezi hükümet, mahalli yönetim ve muhtarlık olarak tanzim edilmiş. Muhtarlar, hane hane, şahıs şahıs tespit eder, vaziyetleri bilir. Dolayısıyla bu manada olaya yaklaştığımızda insan merkezli olaya bakmak bu insanların fert fert pozisyonları nedir, nelere ihtiyacı var bilinmesi gerekiyor. Çöpün toplanması, sokağın temizlenmesi zaten belediyenin rutin hizmetlerindendir. Eğer halkla uyum sağlanırsa halk bu temizliğe de katkı verebilir. Önemli olan insana dokunabilmek ve yaşadığı yerin farkındalığını oluşturabilmek. Şimdi insanı merkeze koymazsan, para merkezli düşünmeye kalktığında yan kesici de çok olur, uyuşturucu da çok olur, hırsızlık çok olur. Bunun sebebi hep yöneticilerin insan merkezli olaya bakmamaları, para merkezli bakmalarıdır.” dedi.

Şehirde yaşayan insanların mutlu olması lazımken, çocuklarının nasıl yanlış bir yola düşeceğinin derdine düştüklerini belirten Pehlivan, “Merkezi hükümet planlamış diyor ki, taşımacılık yapan servislerde rehber bulunduracaksın. Lise mezunu olacak deniliyor. Eşiyle beraber yapmak istiyor ama eşi ilkokul mezunu olduğu için o yetkiyi veremiyor. Anne bu anne, kendi çocukları da var. Ondan daha iyi bu işi kim yapabilir? Bunlar hep çarpık şeyler.” ifadelerini kullandı. 

‘DÜRÜST BAŞKAN, DÜRÜST YÖNETİM’ SLOGANINI AÇIKLADI

Adil ekonomik ve sosyal yapının oluşmasının devletin görevi olduğunu belirten Pehlivan, “Devlet bunu hangi birimle yapacak? Mahalli idarelerle yapacak. Bundan dolayı bizim belediyecilik anlayışımızda insan merkezli bir anlayış var. Yani şunu yapacağız, bunu yapacağız şeklindeki vaatlerini dikkate alamıyoruz. Boş laflar. Bana insan olarak nasıl davranacaksın, onu sormak lazım. Bunun da sebebi şu; insanoğlu birbirine muhtaç varlıklardır. İnsanın yaşayabilmesi için diğer insanlara muhtaçtır. Böyle olunca burada insan olarak yan yana olmamızı gerektiren nelerdir, diye sormamız gerekiyor. İnsan hakları en üst değerdir. Ölçü olmadan bunları yapmanız mümkün değil. Ama benim partimden, benim adamım, demeye başladığınızda bu saçma sapan bir noktaya götürüyor bizi. Bunun için bizim ‘Dürüst Başkan, Dürüst Yönetim’ diye temel sloganımız var. Dürüstlük, bana göre, sana göre farklı olunca nerede buluşacağız? Bunun bir ölçüsü olması lazım. Dürüst dediğinizde, insan temel haklarının gasp edilmediği, çar çur edilmediği, adil bir şekilde kullanıldığı alan anlamına gelir. Şimdi seçmenimiz biraz düşünsün diye ‘Cepsiz Ceket’ diye bir tanımlamamız var. Hiç cepsiz ceket gördünüz mü? Cepsiz cekete yüklediğimiz mana şu; yandaş ve yan cep olamaz! Bu anlaşıldığı andan itibaren dürüstlük devreye girer. Hepimiz aynı mekanizmada ve aynı değerdeyiz. Yani şimdi benim Partilim başka değer, öbürü başka değer değil ki. İnsan olması münasebetiyle aynı hak ve değerlere sahibiz. Bunun için belediye başkanı mutlaka insanı esas alacak, ferdin mutluluğu, ailenin huzuru ve sokağımızın güvenli olması gerekir. Bizim belediyeciliğimizin merkezini bu oluşturuyor.” diye konuştu.

“BELEDİYELER BORÇ BATAĞINA BATTI”

Bütün belediyelerin borç batağına battığını vurgulayan Pehlivan, “Biz de diyoruz ki, tamam arkadaş gelir az olabilir ama mahalli imkanların devreye alınarak ek gelirlerin adil bir şekilde temini ve insana hizmetin devam ettirilmesi lazım. Yani proje derseniz bize, bizim projelerimiz üretime dayalı projelerdir. Önce stabil hale gelmesi gerekiyor şu yapının, onun üzerine ne inşa edeceğiz? Bu stratejik planlarla alakalı. Belediyelerde bu çeperlerin hazırlanma mecburiyeti var.” dedi.

“DİKEY MİMARİ YERİNE YATAY MİMARİYİ TERCİH ETMEMİZ LAZIM”

İmari planlarda rant merkezli değil, insan odaklı planlama yapılması gerektiğini kaydeden Pehlivan, “Az önce arabayı park etmek için yer bulamadım. Niye? Siz şimdi insanlara diyebilir misiniz ki, ‘araba alma’ diye. E peki neden yer bulamıyorsun. Çünkü insanları üst üste koymuşsun, bir alana çok insan yerleştirmişsin, o insan da araba almak istiyor, nereye koyacak? Bugüne kadar otopark parası alıyor belediye, inşat yapılırken otopark şart koymuyor. Bu kadar sıkışık, bu kadar yüksek katlı olunca o şehir yaşanır mı, yoksa nefret mi edilir? Böyle acayip bir yapılanma meydana gelmiş. Onun için bizim yerleşim alanlarıyla alakalı dikey mimari yerine yatay mimariyi tercih etmemiz lazım.” ifadelerine yer verdi.

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER