TEKİRDAĞ BAROSU BAŞKANI GÜRCÜN: “ADALET TOPLUMUN ORTAK VİCDANIDIR”
ÇERKEZKÖYÇerkezköy’de 2025-2026 adli yıl açılışı törenle gerçekleşti. Cumhuriyet Meydanı’nda Atatürk heykeli önünde Pazartesi günü saat 13.00’te gerçekleştirilen törende, Atatürk heykeline çelenk sunulmasının ardından saygı duruşunda bulunuldu ve İstiklal Marşımız okundu.
Programda konuşan Tekirdağ Barosu Başkanı Av. Egemen Gürcün, “Adalet yalnızca mahkeme kararları değildir; adalet toplumun ortak vicdanıdır. Bir ülkede adalet varsa, güven vardır; huzur vardır; gelecek vardır” dedi.
BİR ÜLKEDE ADALET VARSA HUZUR VE GELECEK VARDIR
Tekirdağ Barosu Başkanı Av. Egemen Gürcün günün anlam ve önemine ilişkin yaptığı konuşmada şunları söyledi:
“Başta Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere, hukuk ve demokrasi mücadelesinde yaşamını yitirmiş tüm meslektaşlarımızı rahmetle anıyor, bugün aramızda olan ve adalet mücadelesini kararlılıkla sürdüren meslektaşlarıma şükranlarımı sunuyorum. Adalet yalnızca mahkeme kararları değildir; adalet toplumun ortak vicdanıdır. Bir ülkede adalet varsa, güven vardır; huzur vardır; gelecek vardır. Ancak adalet yalnızca hâkim ve savcıların çabasıyla sağlanamaz. Yargının üç sacayağından biri olan savunma, bu sürecin vazgeçilmez unsurudur. Avukatın olmadığı yerde adaletten, baroların özerk olmadığı yerde demokrasiden söz edilemez.”
HUKUK DEVLETİNİN EN TEMEL ŞARTIDIR
Gürcün, konuşmasına şöyle devam etti:
“Hukuk devletinin güçlenmesi için yargının bağımsız ve tarafsız çalışması, savunmanın da özgürce görevini yapabilmesi gerekmektedir. Ne yazık ki bugünkü tabloda son yıllarda yargıya olan güvenin zayıfladığı, bazı yargı kararlarının toplum vicdanında tartışmalara yol açtığı görülmektedir. Tutuklama tedbirinin istisna olmaktan çıkıp yaygın bir uygulamaya dönüşmesi, Anayasa Mahkemesi ve AİHM kararlarının kimi zaman yerine getirilmemesi, toplumsal adalet duygusunu zedelemektedir. Bu noktada beklentimiz; tutuklamanın istisnai bir tedbir olarak uygulanması, yargı kararlarının eksiksiz ve derhal yerine getirilmesi ve yargılamaların makul sürede tamamlanmasıdır. Böylece hem adil yargılama hakkı güvence altına alınacak hem de toplumsal barış güçlenecektir.”
Meslektaşları arasında tutuklu bulunan Avukat Mehmet Pehlivan’ın durumuna da değinen Gürcün, “Meslektaşımızın yalnızca avukatlık faaliyetleri gerekçesiyle tutuklu bulunması, savunma makamının güçlendirilmesi ihtiyacını bizlere bir kez daha güçlü şekilde göstermektedir. Bu nedenle, tutukluluk halinin derhal sona erdirilmesi ve yargılamanın tutuksuz olarak sürdürülmesi çağrımızı yineliyoruz” diye konuştu.
AVUKATLIK MESLEĞİ TOPLUMSAL ADALETİN DE TEMİNATIDIR
Geçtiğimiz adli yılda baroların bağımsızlığına yönelik girişimlerin kaygı verici olduğunu söyleyen Gürcün, “İstanbul Barosu’na açılan dava, sadece İstanbul Barosu’na dönük bir mesele değil, baroların özerkliğine ve ifade özgürlüğüne dair önemli bir sınavdır. Avukatlık mesleği sadece bireysel değil, toplumsal adaletin de teminatıdır. Ancak meslektaşlarımız ekonomik ve mesleki açıdan ciddi güçlüklerle de karşı karşıyadır. Plansız açılan hukuk fakülteleri, nitelikli hukuk eğitiminin önünde bir engel oluşturmakta; CMK ve adli yardım ücretlerinin yetersizliği, avukatların adalet hizmetini sağlıklı biçimde yerine getirmesini zorlaştırmaktadır” ifadelerini kullandı.
2025–2029 Yargı Reformu Stratejisi’ne de değinen Gürcün, avukatların mesleki koşullarını iyileştirmeye yönelik hedeflerin hayata geçirilmesinin önemini vurguladı.
ÖZGÜR SAVUNMAYI YAŞATMAYA DEVAM EDECEĞİZ
Gürcün, sözlerini şöyle tamamladı:
“Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk, ‘Adalet gücü bağımsız olmayan bir milletin, devlet halinde varlığı kabul olunamaz’ diyerek bizlere yol göstermiştir. Bizler de o bir çift mavi gözün ışığında bu yola çıkarken; cübbemizin onurunu korumaya, baromuzun adalet mücadelesini yükseltmeye, meslektaşlarımızın dayanışmasını büyütmeye ve hiçbir meslektaşımızı yalnız bırakmamaya söz verdik. Tekirdağ Barosu olarak hukukun üstünlüğünü, meslek onurunu, insan haklarını ve özgür savunmayı yaşatmaya devam edeceğiz. Biliyoruz ki umut, adaletin özüdür. Umudu büyüttükçe adalet güçlenecek; birlikte yan yana olduğumuz sürece hukukun üstünlüğü mutlaka sağlanacaktır.”
İlginizi Çekebilir