Taşçı, yürüyüş talebinin doğrudan PKK elebaşı Abdullah Öcalan’dan gelmesine rağmen yürüyüşe neden izin verildiğini ve katılımcılar hakkında işlem yapılıp yapılmadığını sordu.
Milletvekili Taşçı’nın soru önergesinde, yürüyüşün bir gün öncesinde DEM Parti resmi hesabı üzerinden yapılan duyuruda Öcalan’ın özgürlüğü talebiyle Gençlik Meclisi ve gençlik örgütlerinin yürüyüşe katılacağı belirtilmiş, yürüyüşte PKK ve Öcalan lehine pankart ve sloganlar kullanılacağı açıkça ilan edilmişti. Yürüyüş sırasında, Öcalan posterleri taşınmış ve “Yaşasın Başkan APO”, “Öcalansız dünyayı başınıza yıkarız” gibi sloganlarla terör örgütü propagandası yapılmıştı.
Taşçı, Terörle Mücadele Kanunu ve Türk Ceza Kanunu’nun ilgili maddelerinin ihlal edildiğine dikkat çekerek, Anayasa’nın 34. maddesinde belirtilen toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkının millî güvenlik ve kamu düzeni gerekçeleriyle sınırlandırılabileceğini hatırlattı.
Bu bağlamda Taşçı, İçişleri Bakanlığına şu soruları yöneltti:
Yürüyüşün suç unsurları içereceği duyuruda yer almasına rağmen neden engellenmedi?
Yürüyüşe katılanlardan gözaltına alınan oldu mu, olduysa sayısı ve gerekçeleri nelerdir?
Öcalan posteri açılarak PKK lehine sloganlar atılmasına kolluk kuvvetlerinin müdahale etmemesinin gerekçesi nedir?
Taşçı’nın soru önergesi, Diyarbakır’daki yürüyüşün yasal boyutu ve güvenlik önlemleri hakkında kamuoyunda dikkat çeken tartışmaları yeniden gündeme getirdi.
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.