BOZTEPE: “BİRBİRİMİZE SEVGİ SUNMAK MECBURİYETİNDEYİZ”

Çerkezköy Ehli Beyt Dergahı’nda düzenlenen programa; Çerkezköy Kaymakamı Atilla Selami Abban, CHP Tekirdağ Milletvekili İlhami Aygün, Çerkezköy Belediye Başkanı Vahap Akay, 26. Dönem AK Parti Tekirdağ Milletvekili Ayşe Doğan, MHP Çerkezköy İlçe Başkanı Ahmet Aydeniz, İYİ Parti Çerkezköy İlçe Başkanı Yasemin Altın Erseçkin, belediye meclis üyeleri, STK temsilcileri ile vatandaşlar katıldı.

“YEZİD’İ KONUŞMAYACAĞIZ DA NEYİ KONUŞACAĞIZ”

Programda ‘Hepimizin başı sağ olsun’ diyerek konuşmasına başlayan Çerkezköy Ehlibeyt Derneği Başkanı Seyyid Sinan Boztepe, “Hepimizin başı sağ olsun. Cenabı Allah mahşer yerinde de ehl-i beyt'in etrafında böyle kenetlenmeyi nasip etsin inşallah. Resul-ü bir hadisinde buyurdu, ehl-i sünnet kaynaklarında da mevcuttur bizim ehl-i beyt kaynaklarında da mevcut, 'Ehl-i beyt'imi inciten beni incitmiştir, beni inciten Allahı incitmiştir. Çok güzel bir hadistir. O yüzden yezite lanet müslüman için bir şiyardır. Birbirimize değil. Biz desek ki bütün sünnilerin gözü kör olsun diye Allah benim gözümü kör eder. Sünniler deseler alevilerin gözü kör olsun Allah sünninin gözünü kör eder. Doğru mu? Birbirimize sevgi sunmak mecburiyetindeyiz. Yıllar evvel bir video konuşması aklıma geldi hani vurun abalıya olsun diye değil Fethullah Gülen'in bir videosu vardı, 'Muharrem ayı geldiğinde bu meseleyi kaşımayın' diye. Yezid’i konuşmayacağız da neyi konuşacağız. Zamanın Hüseyin'ini tanımak için Kerbela'daki Hüseyin'i tanımak zorundayız. Evet onun dediği kendine göre doğruydu. Tanıtmayın Yezid’i, tanıtmayın Hüseyinleri dediler işi ters çevirdiler çünkü. Kendisi gibi bir Yezid’i piyasaya ne diye sunmuştu, Hüseyin gibi sunmuştu. Ama elhamdülillah bu millet en azından uyanık bakın bir araya gelebiliyoruz. Bundan çok mutluyum. Bugün bu salonda alevisi de var sünnisi de var. Bunu tüm samimiyetimle söylüyorum. Ben bundan mutluyum bunun aslında neticesidir bu, Kerbela'da Hüseyin'i tanımaktır Kerbela'da yezidi tanımaktır” dedi.

DİYANET’E TEŞEKKÜR EDİYORUM

Konuşmasına şu sözlerle devam eden Boztepe; “Hz. Hüseyin olayının sulandırıldı ve bunun sorumlusu Emeviler. Bu tarihi süreç içinde biraz sulandırıldı bu mesele. Ne yapıldı Emevi iktidarları tarafından imamın şehir edildiği Aşura günü 10. gün eğlenceler tertip edildi. Tatlı yiyecekler dağıtıldı. Bununla ilgili yalan hurafeler uyduruldu hadismiş gibi yutturuldu. Aşura günü temiz elbiseler giyildi gusül abdesti alındı. Müftü bey olsaydı Diyanet’e teşekkür edecektim. 2 sene üst üste diyanete teşekkür ettim bu 3'ncü senem. Diyanete teşekkür ediyorum. Niye? İslam ansiklopedisi diye bir seri yayınladı Diyanet İşleri Vakfı. Bunun dördüncü cildinin 26'ncı sayfasında aynen bu meseleyi yazıyor diyor ki Aşura gününü Emeviler sabote etti diye. Musa'nın kızıl denizi yarıp kurtulması bilerek Aşura günü denildi. Bu meseleler bilerek Aşura gününe getirildi. Halk diyor ki yahu madem bugün bu kadar önemli neden Kuran'daki peygamber kıssalarında bugün ile ilgili tek bir ayet yok. Yahudilerde var ama biz Yahudi değiliz. Yahudi bunu rivayet etse de beni ilgilendirmez Yahudi'nin söyledikleri. Eğer gayrimüslimin söyledikleri beni alakadar ediyorsa onlar İsa aleyhisselamın (as.) öldürüldüğüne inanıyorlar değil mi? Gayrimüslimle hareket edeceksek biz de inanıyoruz ki İsa as. göğe yükseldi. Şimdi ben cemaate bir soru yöneltmek istiyorum. Hz. Ali yalan söyler mi? Bak ne güzel söylediniz aşa. Hadis var Allah resulü buyurdu ben ilmin şehriyim Ali o şehrin kapısıdır. O ilmin şehrinin sahibi diyor ki Adem'in tövbesi zilhicce ayında kabul olmuştur. Zilhicce ayı. Hz. Davut'un tövbesi yine zilhicce ayında kabul olmuştur. Yunus ayında balığın karnından kurtuldu. Nuh'un tufanının 40'ncı günüydü. Karaya oturdular. Zilhicce ayının diyor 18'nci günüdür. Ben İsrail'den Musa as. kurtuluşu diyor rebiyülevvel ayında olmuştur. Şimdi biz ilmin şehrinin kapısının rivayet ettiği hadisi bir kenara indireceğiz Emevilerin ne kadar uydurduğu hadis rivayet varsa onları önümüze alacağız peygamber evladının katledildiği gün gusül abdesti alacağız beyaz temiz elbise giyeceğiz, güzel kokular süreceğiz birbirimize de diyeceğiz ki Muharrem ayınız mübarek olsun. Ondan sonra her namazda secdede salli barik okuyacağız. Peygamber ve ehl-i beyt'ine dua edeceğiz. Burada bir akıl tutulması var. İmam şafi'nin bununla ilgili bir şiiri var bu akıl tutulmasıyla ilgili. Namazda diyor selam verdiğimiz Haşimoğullarına ne yüzle bakacağız? Bu oyunu yine çözecek olan kim Hulema. Suudi Arabistan hulemasından biz bunu isteyemeyiz. Ama diyanetten biz bunu isteyebiliriz. Suudi Arabistan'da açıkça caddenin adını Yezid bin Muaviye koydular. Bugün ki rejim. Utanç verici bir şey. Kabe’nin kıyısında bu cadde. Suudi Arabistan Müftüsü açık açık fetva yayınladı 2 sene önce dedi Hüseyin haksızdır” diye konuştu.

“ZULME KARŞI DİRENİŞİN AYI”

Sonrasında konuşmasını yapmak üzere kürsüye davet edilen Çerkezköy Belediye Başkanı Vahap Akay da; “Zulme karşın direnişin, zalime karşı haklının ve mazlumun yanında olma zamanı olan Muharrem ayında tutulan matem oruçlarının, yapılan ibadetlerin kabul olması dileğiyle Muharrem ayı matemimiz kabul olsun. Kerbela'da yıllar önce yaşanmış acılardan düşmanlık ve husumet çıkarmak yerine ayırmadan dışlamadan herkesi ehl-i beyt sevgisinde buluşturanlara selam olsun. İnşallah bu acı tarihten hepimiz gereken sonuçları çıkarır birbirimizin değerini iyi anlarız. Hiç kimseyi inancından, dininden, etnik kimliğinden, cinsiyetinden dolayı ayırmadan, bölmeden birlik ve beraberlik içerisinde sevgi ve saygı ile bir arada olabilmenin önemini unutmadan kardeşçe yaşamaya inşallah devam ederiz. Ben bizleri bu önemli günde her yıl bir araya getiren sevgili Sinan dedeye bir kez daha sevgi ve şükranlarımı sunuyorum. Bir kere daha Muharrem ayı matemimizin kabul olmasını Cenabı Allahtan diliyorum. Sevgiyle saygıyla hepinizi selamlıyorum” dedi. Konuşmaların ardından Hz. Hüseyin ve 72 arkadaşının Kerbela’da şehit edilmesini anlatan kısa tiyatro gösterisi sergilendi. Etkinliğe katılanlar gözyaşlarına hakim olamadı. Etkinlik sonrasında ise etli bulgur pilavı ve ayran dağıtıldı.