Ütopya Kitapevi işletmesi sahibi Cihan Atik, geride kalan Nisan ayında Çerkezköy’de en çok satılan 5 yetişkin ve 5 çocuk kitabı hakkında bilgiler verdi. En çok satılan 5 çocuk kitabı hakkında bilgi veren Atik, 23 Nisan Çocuk Bayramı nedeniyle Nisan ayında çocuk kitaplarına rağbetin yüksek olduğunu kaydetti. Çerkezköy’de çocukların en çok tercih ettiği kitabın ‘Kral Şakir’ serisi kitabı olduğunu belirten Atik, ikinci sırada Behiç Ak’ın “Her Şeyi Yanlış Anlayan Kedi” adlı kitabın geldiğini, üçüncü sırada Feridun Oral’a ait “Farkli Ama Aynı” adlı kitabı; dördüncü sırada Eleanor Coerr’un “Sadako” adlı eseri ve beşinci sırada ise Rosıe Banks’ın “Sihirli Krallık” adlı kitabın geldiğini ifade etti.
EN ÇOK TERCİH EDİLENLER
En çok satılan yetişkin kitapları hakkında da bilgiler veren Atik, Çerkezköy’de en çok tercih edilen 5 kitabın sırasıyla, Sümeyye Koç’un yazdığı “Hercai” adlı kitabı; Doğan Cüceloğlu’ya ait “Başarıya Götüren Aile”; Michael Ende’ye ait “Momo”; İlber Ortaylı’nın kaleme aldığı “Bir Ömür Nasıl Yaşanır” ve Songül Unsal’ın yazdığı “Kaktüsler de Çiçek Açar” şeklinde olduğunu belirtti.
HERCAİ
Wattpad Fenomeni Sümeyye Koç’un kaleme aldığı “Herci” adlı eserin tanıtım bülteni şu şekilde: Yıkık dökük bir mazinin ortada bıraktığı yaralı bir adamla en az kendisi kadar yaralı olan bir kadının paramparça sevda hikâyesi bu. Hayallerini asmış bir kadının, yeniden düşlere tutunuş hikâyesi bu. Hercai bir adamın, meftuna dönüş hikâyesi…
Ne bir veda sözcüğü ne de haklı bir isyan. Hiçbir şey, onu sevmemeye yemin ettiği adamın karşısında güçlü tutamamıştı. Dudaklardan dökülen her serzeniş karşısında ördüğü duvarları biraz daha yıksa da, onu bir daha affetmeyeceğine dair büyük bir yemini vardı. Asla boyun eğmeyecekti, ihanetini unutmayacak, o adamı yeniden sevmeyecekti. Olmamıştı... Yeminlerini bozduran, karanlık bir gecede ellerinden tutan, onu düşüren adamdan başkası değildi.
Yaralıydı. Lakin o adam daha yaralıydı. Seviyordu. Lakin o adam daha çok seviyordu. “Dinle,” diyordu yürek yakan bakışlarını kuzguni harelere emanet ederken. “Dinle ki anla öldüğümü, seni öldürdüğümü sandığım her yerden! Sen sadece bir bıçaktın. Bense o bıçağın düşmanıma değil, kalbime saplanacağını hesaba katamayan bir zavallıydım...”
BAŞARIYA GÖTÜREN AİLE
İletişim psikolojisi uzmanı Doğan Cüceloğlu’nun kaleme aldığı “Başarıya Götüren Aile” adlı kitabın tanıtım bülteni şu şekilde: “Bu kitap, çocuğunun başarılı olması için, “Çok çalış oğlum/kızım,” demenin ya da tüm maddi olanaklarını seferber etmenin ötesinde bir şeyler yapmak isteyen anababalara yol göstermek amacıyla yazıldı. Her anababa, okul başarısı için çocuğuna yardımcı olmak ister. Ama öğrenme sürecinin bilimsel temellerini kavramadan atılacak her adım, iyi niyetli de olsa, çocuğu engelleyebilir. Başarıya Götüren Aile, sınav döneminde çocuklarına destek olmak için doğru ve etkili yöntemler arayan tüm anababalara kılavuzluk edecek.
MOMO
Michael Ende’nın kaleme aldığı “Momo” adlı kitabın tanıtım bülteni şu şekilde: “Zaman, yaşamın kendisidir. Ve yaşamın yeri yürektir. Momo, büyük bir kentin tiyatro harabelerinde yaşayan küçük bir kızdır. Buldukları ya da kendisine hediye edilenler dışında hiçbir şeyi yoktur. Ancak olağanüstü bir yeteneği vardır: Momo, muhteşem bir dinleyicidir ve bunun için oldukça bol zamanı vardır. Bir gün hayaletimsi topluluk “duman adamlar” ortaya çıkar. İnce hesaplı planlar kurup insanların zamanını çalarlar. Onları durduracak tek kişiyse Momo’dur. Momo elinde bir çiçek, koltuğunun altında bir kaplumbağa ve gizemli Hora Usta’nın da yardımıyla koskoca duman adamlar ordusunun karşısında tek başına durur. Acaba Momo, zamanı çalan adamları tek başına alt edebilecek midir? Toplumumuz ve günümüz insanının zaman algısı ve zamanı okuması üzerine bir masal olan Momo’yla Michael Ende, Alman Gençlik Edebiyatı Ödülü’ne layık görülmüştür. Pek çok kez sinemaya uyarlanan Momo, kırktan fazla dile çevrilmiş, tüm dünyada 7 milyonun üzerinde satılmıştır.”
BİR ÖMÜR NASIL YAŞANIR
Ünlü tarihçi-yazar İlber Ortaylı’nın kaleme aldığı “Bir Ömür Nasıl Yaşanır” adlı eserin tanıtım bülteni şu şekilde: “Daha anlamlı yaşamak için İlber Ortaylı’dan tavsiyeler… İlber Ortaylı, yediden yetmişe herkesin faydalanacağı, bilge şahsiyetinden ve yaşam tecrübesinden süzülen tavsiyelerden oluşan bir eserle karşımızda. İlber Hoca bu kitapta, bir insanın, çocukluktan itibaren hayatın hemen her alanında ihtiyaç duyacağı çözümleri nasıl bulabileceğini örnekler vererek anlatıyor. “Herkes kendi talihinin mimarıdır” sözünü hatırlatarak, kendi yolunu çizmenin ne anlama geldiğini tüm kritik noktalarıyla yorumluyor.
Bir ömrü hakkıyla yaşayabilmek ve yaşanan her andan tat alabilmek için önce ne lazımdır?
İnsan hayatı kaç dönemden oluşur ve her bir dönemde neleri tecrübe etmek gerekir? 15, 25, 40 ve 55 yaşları neden birer eşiktir?
İnsan kimden, ne öğrenebilir? Kendi kendini yetiştirmek nasıl mümkün olur?
Kişi mesleğini neye göre seçmelidir?
Bir işin uzmanı olmak ve o uzmanlık bilgisiyle çalışmak için nelere ihtiyaç vardır?
Bir dil, en iyi nasıl ve ne zaman öğrenilir?
En verimli sonucu alabilmek için nasıl çalışmak gerekir?
Sorumluluk sahibi bir insan, kendisi veya çocukları için nasıl bir eğitim modeli aramalıdır?
Hayata değer katmak için ne tür insanları arayıp bulmak gerekir?
Doğru kararları alabilmek için en çok kimleri dinlemek gerekir?
En iyi nasıl seyahat edilir; bir şehir nasıl dolaşılır? Hangi müze, hangi meydan, hangi sokakları görmek için dünyanın bir ucuna kadar gidilebilir?
İyi film, güzel müzik, doğru kitap nedir? Hangi temel eserleri dinlemeli, okumalı ve seyretmeliyiz?
İnsan yaşadığı şehirden tam manasıyla nasıl yararlanabilir?
‘Bir Ömür Nasıl Yaşanır?’, ülkemizin medarıiftiharı olmuş bir tarihçinin gözünden, insanın hayattaki anlam arayışına, bu arayışın tadını nasıl çıkaracağına ve süreç boyunca karşılaşacağı zorluklarla nasıl baş etmesi gerektiğine dair çok özel bir kılavuz…”
KÜKTÜSLER DE ÇİÇEK AÇAR
Songül Unsal’ın kaleme aldığı “Kaktüsler de Çiçek Açar” adlı kitabın tanıtım bülteni ise şu şekilde: “İnan bana hayat sana kaktüsün dikenlerini değil, rengârek açan çiçeklerini gösterir. Bazı insanlar, benim bu dünyada en büyük kırgınlıklarım olsa da kırıldığım yerden değiştim, güçlendim! Anlamını yitiren o yolda hiçbir şey hissetmeden yürüdüm bir süre. Ama öğrendim; insan, yürüdüğü yollara çiçekler ekerek ilerlemeli. Yarı yolda kalırsa eğer, geri döndüğünde o yollar çiçeklerle süslenmiş olmalı. Kaktüsler bile çiçek açabiliyorken bazı insanların kalbi çoktan kurumuş. Her şey üstüne gelip seni dayanamayacağın bir noktaya getirdiğinde, sakın vazgeçme! İşte orası kaderinin değişeceği noktadır!”
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.