DÜNDAR ORHAN’IN YÖNETİMİNDE YER ALAN İSİMLER
Dündar Orhan başkanlığındaki yönetim kurulu asil üyeliklerine, Nurtekin Erol, Muammer Soyak, İlhan Temur ve Hülya İğdeli yer aldı. Genel kurul, saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunması ile başladı. Divan başkanlığına derneğin eski başkanı Ali Çevikyiğit seçilirken, divan kuruluna da Muammer Soyak ve Fevzi Özbay seçildi.
"YARATTIKLARI BOŞLUK 87 YILDIR DOLDURULAMADI"
Divan Başkanı Ali Çevikyiğit’in açılış konuşmasının ardından konuşma yapan Atatürkçü Düşünce Derneği Çerkezköy Şube Başkanı Dündar Orhan, “Atatürk’ün; fikirlerini önemsememizi, eserlerini korumamızı, devrimlerini içselleştirmemizi, tek gerçek yol göstericinin bilim ve fen olduğunu hiç aklımızdan çıkarmamamızı, yasaklanmış olan tarikatların millete tekrar musallat olmalarına asla izin vermememizi, O'nu anlamamızı istediğini yaşarken defalarca söylediğini biliyoruz. Atatürk’ün gidişiyle yarattığı boşluk 87 yıldır doldurulamadı maalesef. Kimileri Cumhuriyet Devrimi’ni hiç anlamazken, emperyalizm güdümünde olan kimileri ise O’nun ilkelerine, devrimlerine, eserlerine, kişiliğine, anısına pervasızca saldırıp karşı devrim değirmenine su taşıyorlar. Özellikle son dönemde yoğunlaştırılan bu saldırıların Atatürk’ü daha da büyüttüğü, insanlarımızın gerçek Atatürk’ü daha iyi tanıyıp anlamalarını sağladığı, ulusumuzu birleştirdiği görülüyor” dedi.
“TARTIŞMASIZ BÜYÜK BİR DEVRİMCİ”
Atatürk’ün, strateji dehası bir komutan, ufkun ötesini görme yeteneği hayranlık uyandırıcı bir devlet adamı, sürekli okuyan, öğrenen, kendini geliştiren bir öğrenci, öğrendikleriyle edindiği bilgileri aklıyla yorumlayıp etrafıyla paylaşan bir öğretmen, gözünü budaktan sakınmayan tartışmasız büyük bir devrimci olduğunu belirten Dündar Orhan, “Atatürk, kibir ve maceracılıktan uzak, zamanlama ustası bir insan, inanılmaz cesur, kararlı ve neyi ne kadar yapabileceğini bilerek davranan bir önderdi. O kadar cesur ve kararlıydı ki, 16 Mart 1920 günü Meclis-i Mebusan basılıp, mebusların önemli bir kısmı ve bazı aydınlar tutuklanarak Malta’ya sürüldüğünde elinde henüz devlet, düzenli ordu, meclis bile yokken Lloyd George'un yeğeni Albay Ravlinson dahil Anadolu’daki birçok İngiliz subayını tutuklatmış, derhal harekete geçerek Milli Meclis’i Ankara’da toplamak üzere eksilen mebusların yerine yenilerin seçilmesini sağlamış, kalan ve yeni seçilen 324 mebusun bütün engellemeleri aşarak, Ankara’ya gelebilen 115’i ile 23 Nisan 1920’de Büyük Millet Meclisi'ni açmış, Milli Mücadele’yi meşruiyet zeminine oturtmuştu” dedi.
“DÖNÜP DOLAŞIP LOZAN’A, MONTRÖ’YE SARILMAK ZORUNDA KALIYORLAR”
Orhan, Atatürk’ün, emperyalistler ve kaderlerini emperyalizme bağlamış dahili bedhahlarla hem Kurtuluş Savaşı’nda, hem devrimler sürecinde hem de sonrasında mücadele ettiğini vurgulayan Dündar Orhan, “Uğradıkları ağır yenilgiyi hâlâ unutamamış emperyalist devletler, zaferden sonra ve bugün melanetlerini sürdürseler de tarihe saygılı olan temsilcileri yaşarken olduğu gibi ölümünün ardından da hâlâ saygı ve övgü ile söz ediyorlar. Birleşmiş Milletler, doğumunun 100. yılında 156 ülkenin oy birliği ile 1981 yılını 'Atatürk Yılı' olarak kabul etti, yıl boyu kutladı. Ama ahlak, izan ve vicdan fukarası, laik Cumhuriyet düşmanı gericiler her fırsatta yalanlarla Atatürk’e ve mücadelesine düşmanlık etmeyi sürdürüyor. Bunların 'Keşke Yunan kazansaydı' diyebilen, alçaklara yandaş olanları da görülüyor. Buna karşın en önemli rakiplerinden biri olan İngiltere'nin Başbakanı Churchill, savaştığı düşmanını son yolculuğuna; 'Savaşta Türkiye’yi kurtaran, savaştan sonra da Türk milletini yeniden dirilten Atatürk’ün ölümü, yalnız yurdu için değil, Avrupa için de büyük kayıptır. Her sınıftan halkın O’nun ardından döktükleri içten gözyaşları bu büyük kahraman ve modern Türkiye’nin Ata'sına değer bir görünümden başka bir şey değildir' diyerek uğurluyordu. Atatürk’e hakaret etmeyi marifet belleyenler, Lozan’a 'Hezimet' deyip Montrö’den bir imza ile çıkabileceklerini söyleyenler bile sıkıştıklarında boydan boya Atatürk posterlerinden medet ummak, dönüp dolaşıp Lozan’a, Montrö’ye sarılmak zorunda kalmaktadırlar” diye konuştu.
“TÜRK ULUSU GELECEĞE GÜVENLE YÜRÜYECEKTİR”
Türk ulusunun kuşkusuz Atatürk’ün akıl ve bilim yolunda aydınlık geleceğine güvenle yürüyeceğini vurgulayan Dündar Orhan, “Atatürk'ü anlamayı, ilke, devrim ve eserlerini koruyup yaşatmayı varlık nedeni ve temel görevi sayan Atatürkçü Düşünce Derneği olarak bir kez daha siyaset kurumunu yeniden Atatürk Cumhuriyeti hedefine yönelmeye, aziz milletimizi de bu hedefe sahip çıkmaya çağırıyoruz” dedi.
GÜNDEM MADDELERİ GÖRÜŞÜLDÜ VE OY BİRLİĞİYLE KABUL EDİLDİ
Atatürkçü Düşünce Derneği Genel Merkez Yönetim Kurulu Üyesi ve Trakya Bölge Sorumlusu Recep Ayaz da yaptığı konuşmada dernekle ilgili bilgiler verdi. Yönetim kurulu raporu, denetleme kurulu raporu ve tahmini bütçenin görüşülerek karara bağlanmasının ardından seçimlere geçildi.
DÜNDAR ORHAN 6. KEZ GÜVEN TAZELEYEREK BAŞKAN SEÇİLDİ
Yapılan açık oylamada mevcut başkan Dündar Orhan güven tazeleyerek yeniden başkanlığa seçilirken, Orhan başkanlığındaki yönetimde Nurtekin Erol, Muammer Soyak, İlhan Temur ve Hülya İğdeli yer aldı. Denetleme kurulu asıl üyeliğine Hakan Yeşilyuva, Ahmet Eteş ve Şule Güner seçilirken, disiplin kurulu asıl üyeliğine Saim Özkan ve Uğur Kurtaran, genel kurulu asıl üyeliğine de Özmen Oral ve Dündar Orhan seçildi.
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.