Avşar, TBMM Başkanlığına sunduğu önergede; 6831 sayılı Orman Kanunu’nun ek-16’ncı maddesi kapsamında Orman Sınırları Dışına Çıkarma İşlemlerine İlişkin Yönetmeliğe ve Anayasa’nın 169’uncu maddesine atıf yaptı. Avşar, söz konusu yönetmeliğin yayımlanma tarihi olan 7 Ocak 2021 tarihinden itibaren kaç hektarda orman sınırları dışına çıkarılma işlemi yapıldığını, yönetmelik süreçlerinin uygulanıp uygulanmadığını, orman sınırları dışına çıkarılan bu alanların imara açılma durumunu, çıkarma işlemlerinin gerekçelerinin kamuoyuyla paylaşılmasını ve yönetmeliğin ‘2 katından az olmamak üzere ormanlık alan tesis edilmesi’ hükmü gereği ne kadar alanın tahsis edilip ağaçlandırıldığı ile Paris İklim Anlaşmasının hedeflerine yönelik çalışmalarıyla ilgili sorular yöneltti.
“DEVLET ORMANLARI KAMU YARARI DIŞINDA İRTİFAK HAKKINA KONU OLAMAZ”
Avşar: “Anayasa Madde 169 – Devlet ormanlarının mülkiyeti devrolunamaz. Devlet ormanları kanuna göre, Devletçe yönetilir ve işletilir. Bu ormanlar zamanaşımı ile mülk edinilemez ve kamu yararı dışında irtifak hakkına konu olamaz. Orman olarak muhafazasında bilim ve fen bakımından hiçbir yarar görülmeyen, aksine tarım alanlarına dönüştürülmesinde kesin yarar olduğu tespit edilen yerler ile 31/12/1981 tarihinden önce bilim ve fen bakımından orman niteliğini tam olarak kaybetmiş olan tarla, bağ, meyvelik, zeytinlik gibi çeşitli tarım alanlarında veya hayvancılıkta kullanılmasında yarar olduğu tespit edilen araziler, şehir, kasaba ve köy yapılarının toplu olarak bulunduğu yerler dışında, orman sınırlarında daraltma yapılamaz” dedi. 7 Ocak 2021 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6831 sayılı Orman Kanunu`nun ek 16`ncı maddesi kapsamında Orman Sınırları Dışına Çıkarma İşlemlerine İlişkin Yönetmeliği alıntılayan Avşar, “Yönetmelikte söz konusu alanlar, ‘Tarım ve Orman Bakanlığınca bilim ve fen bakımından orman olarak muhafazasında hiçbir yarar görülmeyen ve tarım alanına dönüştürülmesi de mümkün olmayan, 28 Nisan 2018 tarihi itibarıyla üzerinde yerleşim yeri bulunan ve yerleşim yeri oluşturulması uygun olan taşlık, kayalık, verimsiz ve fiilen orman vasfı taşımayan yerler’ olarak belirlenmiştir. Yine söz konusu yönetmelikte; ‘Orman sınırları dışına çıkarma işlemine konu alanın 2 katından az olmamak üzere devletin hüküm ve tasarrufu altında veya Hazinenin özel mülkiyetinde bulunan taşınmazlar, Milli Emlak Genel Müdürlüğü veya ilgili birimlerince orman tesis etmek üzere tahsis edilip Orman Genel Müdürlüğüne teslim edilecek. Tahsis ve teslim işlemi gerçekleşmeden komisyon çalışmaları ilan edilmeyecek. Bu şekilde orman olarak kullanılmak üzere tahsisen alınan taşınmazın tapuda orman vasfı ile tescili sağlanacak.’, ifadelerine yer verilmiştir” şeklinde konuştu. Orman sınırları dışına çıkarma işlemiyle ilgili veriler paylaşan Avşar, “Bu tarih itibariyle ülkemizin en batısından en doğusuna özellikle kıyı şeritte her yıl çeşitli sebeplerle ortalama 400 milyon m2‘lik alan ormanlık vasfını kaybederek orman sınırları dışına çıkarıldığı ifade edilmektedir. Bu duruma neredeyse ayda bir Resmi Gazetede yayımlanan ilanlarla şahit olmaktayız. En yakın örneklerini 28 Haziran 2024 İzmir Aliağa’da, 17 Temmuz 2024’te Amasya, Balıkesir, Kastamonu, Manisa, Muğla, Samsun, Sinop ve Sivas illerinde ve 30 Ağustos 2024’te yine İzmir Bayraklı’da görmekteyiz” dedi.
“ÇOK YAYGIN BİR KANI OLUŞMUŞTUR”
Avşar, kamuoyunda, tüm canlı ekosistemi koruyan ormanlık alanların, ekolojik dengeye zarar verilerek mega inşaat projeleriyle, madenlerle, HES’lerle, termik santrallerle feda edildiğini, bu yerlerde sembolik ağaç dikimleri yapıldığı kanısının oluştuğunu belitti. Avşar, “Maryland Üniversitesi Küresel Orman İzleme Örgütünün verileri bu kanıyı doğrular niteliktedir. Araştırmaya göre ülkemiz 2001'den 2022'ye kadar 678 bin hektar ağaç örtüsünü kaybetmiştir. Bu da 2000 yılından bu yana ağaç örtüsünde yüzde 6,7'lik azalmaya denk gelmektedir. 07.01.2021 tarihinde ilgili yönetmeliğin yayımlanmasından itibaren kaç hektar ormanlık alan, orman sınırı dışına çıkarılmıştır? Söz konusu alanların orman sınırı dışına çıkarılma gerekçeleri nelerdir? Bu alanların bölge ve il sınırlarına göre dağılımı nasıldır?” diye sordu. “Söz konusu orman sınırları dışına çıkarılma işleminde ilgili yönetmelik süreçleri uygulanmış mıdır?” diyen Avşar, bu işlemlerin kamu yararı ve vatandaş menfaati üzerindeki etkilerinin değerlendirilip değerlendirilmediğini de sordu.
“ORMAN SINIRLARI DIŞINA ÇIKARILAN BU ALANLAR İMARA AÇILMIŞ MIDIR?”
Orman sınırları dışına çıkarılan bu alanlar kullanım amaçlarının belirlenip belirlenmediğini soran Avşar; “Örneğin; imara açılmış mıdır? Şayet imara açıldıysa bu alanlarda otel, konaklama tesisi, lüks konut vb. yapılaşmaya izin verilmesi söz konusu mudur? Bu alanlarda yapılan/planlanan projeler nerede, hangi firmalar tarafından gerçekleştirilmiştir/gerçekleştirilecektir?” ifadelerine yerdi. Ülke genelindeki orman varlığını korumanın anayasal bir yükümlülük olduğunu, ormanların hangi sebeple orman sınırları dışına çıkarıldığı hususunda kamuoyunun aydınlatılması gerektiğini kaydeden Avşar; “Bu hususta bir bilgilendirme çalışması yapmayı düşünüyor musunuz?” dedi. Avşar, söz konusu yönetmelikte ilgili kurumlar tarafından orman sınırı dışına çıkarılan alanın 2 katından az olmamak üzere ormanlık alan tesis edilmesinin taahhüt edildiğini belitti. Avşar, “Bu hüküm kapsamında ilgili yönetmeliğin yayımlanma tarihi -07.01.2021- itibariyle ne kadar alan tahsis edişmiş ve ağaçlandırılmıştır? Bu hususta kamuoyunu aydınlatacak mısınız?” sorusunu yönetti. Paris İklim Anlaşmasının önemine değinen Avşar, “Ekolojik dengeyi ve çevresel sürdürülebilirliği sağlamayı ve küresel ısınma hızını yavaşlatmayı hedefleyen Paris İklim Anlaşması hedeflerine ulaşmaya yönelik bir çalışmanız var mıdır? Bu amaçla ülke genelinde yeşili ve ormanlık sahaları arttırmak bakımından bir planınız bulunmakta mıdır?” ifadesini kullandı.
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.