Protetik Diş Tedavisi Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Ahmet Kula, güncel tedavi seçeneklerinden biri olan e-max kaplamalar hakkında bilgi verdi.
Estetik kaygısı yüksek hastaların ilk tercihi e-max kaplama oluyor…
E-max kaplamanın ışık geçirgenliği sayesinde doğal dişe en yakın en estetik kaplama seçeneklerinden biri olduğunu dile getiren Dr. Öğr. Üyesi Ahmet Kula, “E-max kaplama diğer kaplama seçenekleri gibi dişin belli oranlarda küçültülerek hazırlık yapılması, ölçü alınarak laboratuvar ortamında hassas protokollerin tamamlanmasıyla yapılır.” dedi.
Kula, e-max kaplamanın estetik kaygısı yüksek hastalarda, öncelikli olarak gülüş hattı içinde kalan dişlerde tercih edildiğini aktardı.
Diğer kaplama seçeneklerine göre daha doğal ve dayanıklı…
E-Max kaplamanın doğal dişlerde olduğu gibi diş fırçalama ve diş ipi kullanımı ile bakımının yapılabildiği bilgisini veren Dr. Öğr. Üyesi Ahmet Kula, e-max kaplama ile zirkonyum kron ve porselen kaplama arasındaki farkları şöyle açıkladı:
“E-max kaplamalar, genellikle ön dişlerde ve estetik açıdan önemli bölgelerde tercih edilirken, zirkonyum kaplamalar daha çok arka dişlerde kullanılır. Genellikle, e-max kaplamalar daha ince yapılabilir ve ışık geçirgenliği daha yüksektir, zirkonyum kaplamalar daha kalın olabilir.
E-max kaplamalar, porselen kaplamalara göre daha dayanıklıdır. Bu sayede daha düşük kırılma riskine sahiptir. Porselen kaplamalar e-max kaplamalara göre daha opak ve ışık geçirgenliği daha azdır. E-max kaplama doğala daha yakındır.”
Doğru bakım ile uzun yıllar dayanabiliyor…
E-max kaplamanın dayanıklı malzemeden üretildiği için ideal bakım ve kontrol sayesinde uzun yıllar ağızda kalabildiğine dikkat çeken Dr. Öğr. Üyesi Ahmet Kula, “Düzgün ve sorunsuz yapılan e-max kaplama sonrası diş etinde problemler yaşanmaz. E-max kaplamalar en güncel tedavi seçeneklerinden biridir.” dedi.
Kula, “E-max kaplama, ön dişlerinde estetik kaygı yaşayan, dişlerinde renklenme, çapraşıklık, kırık veya çürük problemleri olan kişilere uygundur. Ancak, diş eti çekilmesi veya diş eti hastalığı, kemik ve kapanış bozukluğu olan kişiler içinse uygun değildir.” diyerek sözlerini tamamladı.
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.