Tekirdağ Barosu tarafından yapılan yazılı açıklamada, “Bu gelişmeden bir gün önce İstanbul Belediye Başkanı'nın lisans diplomasının hukuka aykırı bir şekilde iptal edilmesi ve hemen ardından gelen gözaltılar sonrası bugün de İstanbul Valiliği tarafından dört gün boyunca gösteri ve yürüyüşlerin yasaklanması, bu sürecin sadece bireyleri hedef almakla kalmayıp toplumun demokratik haklarını baskıladığını açıkça göstermektedir. Demokrasiye, hukukun üstünlüğüne ve temel haklara yapılan bu müdahaleler, yargının bağımsızlığını ve tarafsızlığını gölgelemektedir. Halk tarafından seçimle göreve getirilmiş Belediye Başkanlarının yargı eliyle etkisiz hale getirilmesi ile millet iradesine müdahale edilmesi ve toplumun protesto hakkının engellenmesi kabul edilemez bir durumdur” denildi.
DERHAL SON VERİLMELİDİR
Açıklamanın devamında ise “Hukukun üstünlüğü, tarafsız yargılama ve lekelenmeme hakkı, çağdaş hukuk devletinin vazgeçilmez unsurlarıdır. Barolar olarak, yargının siyasallaşmasına karşı durmanın, toplumun tüm kesimlerinin hakkını savunmanın ve adaletin yanında yer almanın sorumluluğunu taşımaktayız. Süreç, şeffaf ve adil bir şekilde yürütülmeli; toplumu baskı altına alan bu uygulamalara derhal son verilmelidir. Yargı, siyasetin dizayn aracı değil, adaletin tecelli ettiği bağımsız bir güç olmalıdır. Unutulmamalıdır ki, demokrasi susarak değil, hakların savunulmasıyla korunur. Tekirdağ Barosu olarak, tüm vatandaşlarımızı hukuk devletini, millet iradesini ve demokrasiyi savunmaya davet ediyor; bu ilkelere yönelik hukuksal mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğimizi bir kez daha ilan ediyoruz” denildi.
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.