TUBA YILMAZTÜRK : 'PARAYI HİÇ DÜŞÜNMEDİM'

Demet AKIN: Mantı işletmesine nasıl başladınız? Bu iş fikri nasıl ortaya çıktı?
Tuba YILMAZTÜRK: Ben Tuba Yılmaztürk, 39 yaşındayım, 2 erkek çocuk annesiyim ve Muş’luyum. Önceki iş hayatımda kurumsal bir firmada çalıştım. İlaç firmaları, hastaneler, tekstil sektörlerinde uzun yıllar çalıştım. Ancak çocuklarım için evde mantı, kek, sarma gibi ev lezzetlerini yapamıyordum. Bir gün, “Keşke organik ev yapımı satılan bir yer olsa, ben de oraya gidip alsam,” dedim. 2021 yılında, pandemi döneminde herkes işini kapatırken, ben cesur bir adım atıp tazminatımı dahi almadan 10 yıllık işimi bırakıp Tuba Mantı’yı kurdum. Başlangıçta 2 kişiyle başladım ve şimdi 30 kişilik bir ekiple yolumuza devam ediyoruz.

Demet AKIN: İşletmenizi kurarken karşılaştığınız en büyük zorluklar nelerdi?
Tuba YILMAZTÜRK: En büyük zorluk eleştirilerdi. Herkes farklı yorumlar yapıyordu, ancak zamanla bu zorlukları aşmayı başardık.

Demet AKIN: Mantı sektöründe rekabet oldukça yoğun. Bu rekabetin üstesinden nasıl geliyorsunuz?
Tuba YILMAZTÜRK: Mantıyı tek başına düşünmedim. Farklı ürünlerle, geniş bir portföyle hizmet sundum. Ayrıca, güven bizim için en önemli faktör oldu. Zamanla bu güveni kazandık.

Demet AKIN: Müşterilerinizi ne şekilde cezbetmeyi başarıyorsunuz? Sizi rakiplerinizden ayıran özellikleriniz nelerdir?
Tuba YILMAZTÜRK: Ben para odaklı düşünmedim. Odağım her zaman müşteriyi memnun etmekti. Mekanıma gelen her müşteriyle özel olarak ilgilenmeye çalışırım. Sanırım farkım bu.

Demet AKIN: Mantı işletmenizin menüsünde hangi çeşitler yer alıyor? Müşteriler en çok hangi türleri tercih ediyor?
Tuba YILMAZTÜRK: Kayseri mantısı, Ahıska mantısı ve Çıtır Mantı gibi çeşitlerimiz var. Ayrıca yaprak sarmamız, çiğ börek ve içli köfte de menülerimizde olmazsa olmazlar. En çok talep gören ürünümüz Çıtır Mantı’dır.

Demet AKIN: Mantıların yapımında kullanılan malzemeler konusunda özel bir tercih ya da tedarikçi ile çalışıyor musunuz?
Tuba YILMAZTÜRK: İlk günden itibaren aynı tedarikçilerle çalışıyoruz. Büyük ve kaliteli markaları tercih ediyoruz. Evimizde kullandığımız ürünleri kullanmaya özen gösteriyoruz. Sanayi tipi veya katkılı ürün kullanmıyoruz.

Demet AKIN: Ürünlerinizde kaliteyi nasıl sağlıyorsunuz? Tarife sadık kalmak mı, yenilik yapmak mı daha önemli?
Tuba YILMAZTÜRK: Tarife sadık kalıyoruz ama yenilikler de yapıyoruz. Müşteri isteklerine göre, ana tarife sadık kalarak bazı küçük yenilikler ekliyoruz.

Demet AKIN: Mantı hazırlığı oldukça zahmetli bir iş. Günde ortalama ne kadar mantı üretiyorsunuz? Üretim sürecinde karşılaşılan zorluklar nelerdir?
Tuba YILMAZTÜRK: Günde 150 kg mantı, aylık 1 ton sarma üretiyoruz. Üretim süreci oldukça zor, fakat ekipman destekleriyle işimizi kolaylaştırıyoruz.

Demet AKIN: Mantılarınızın taze ve lezzetli kalması için özel bir yönteminiz var mı?
Tuba YILMAZTÜRK: Mantılarımızı günlük olarak hazırlıyoruz, böylece her zaman taze ve lezzetli oluyor.

Demet AKIN: Müşterilerinizin geri bildirimlerini nasıl topluyor ve değerlendiriyorsunuz?
Tuba YILMAZTÜRK: Müşterilerimizden aldığımız geri bildirimleri çok ciddiye alıyoruz. Eğer bir eksiklik varsa, hemen düzeltme yapıyoruz. Örneğin, çay soğuk ya da yoğurt ekşi olduğu için uyarıldığımızda hemen düzeltme yapıyoruz. Gerekirse tedarikçiyi değiştiriyoruz. Çünkü müşterilerimiz bizim için çok kıymetli.

Demet AKIN: Sık sık müşterilerinizi ne gibi etkinliklerle/yeniliklerle memnun ediyorsunuz? Özel bir sadakat programınız var mı?
Tuba YILMAZTÜRK: Tüm müşterilerimize aynı ilgi ve saygıyla yaklaşıyoruz, ayırım yapmadan hizmet veriyoruz.

Demet AKIN: Ekip yönetimi konusunda nasıl bir yaklaşımınız var? Çalışanlarınızın motivasyonunu nasıl sağlıyorsunuz?
Tuba YILMAZTÜRK: Hiçbir zaman patronluk yapmadım, biz bir ekibiz. Çalışanlarıma, “Bir hayaliniz var mı?” diye sorarım. Hayalleri olan insanlar daha özverili çalışır. Ben de onlara maddi manevi her türlü destekle yanlarında olurum. Bu sayede büyük bir aile olduk.

Demet AKIN: İşletme açıldığından bu yana en büyük başarılarınız neler oldu?
Tuba YILMAZTÜRK: 2 yıl önce STAR TV'den bir program teklifi aldım. Başta fake olduğunu düşündüm ama gerçekten doğru olduğunu öğrenince çok mutlu oldum. O gün kendime, “Evet Tuba, sen başardın,” dedim.

Demet AKIN: Mantı işletmesinin geleceğine dair planlarınız nelerdir? İşinizi büyütmeyi düşünüyor musunuz?
Tuba YILMAZTÜRK: Ben her zaman kontrollü büyümekten yanayım. Üretim kısmını çok seviyorum ve bu bölümde yorulmuyorum. Ancak hizmet kısmında kontrolü kaybetmek istemem. Şu an hedefim satış noktalarımızı artırmak.

Demet AKIN: Türk mutfağındaki geleneksel yemekler dünyada giderek daha popülerleşiyor. Mantı sektörü bu trendden nasıl etkileniyor?
Tuba YILMAZTÜRK: Mantı, Türk mutfağının ata yemeğidir ve iyi yapıldığı sürece her zaman tercih edilir. Biz de lezzetli mantılar yapmaya devam edip popülerliğini korumaya çalışacağız.

Demet AKIN: Sağlıklı yaşam trendiyle birlikte işinizde organik malzemeler veya alternatif diyetlere yönelik değişiklikler yaptınız mı?
Tuba YILMAZTÜRK: İlerleyen zamanlarda daha fazla zeytinyağlı, sebze ve meze çeşitlerini çoğaltmayı düşünüyoruz.

Demet AKIN: Son yıllarda sektörde gördüğünüz en büyük değişim nedir? Mantı işine olan talep arttı mı, azaldı mı?
Tuba YILMAZTÜRK: Mantıya olan talep hiçbir zaman eksilmedi. Ancak müşterilerimiz her zaman daha fazla çeşit talep ediyor. Biz de bu taleplere göre çalışmalarımıza devam ediyoruz.

Demet AKIN: Mantı işletmecisi olarak işin size kattığı en büyük dersler neler oldu?
Tuba YILMAZTÜRK: Kurumsal firmalarda çalıştığım dönemi düşündüğümde, esnaflığın ne kadar zor bir iş olduğunu öğrendim. Tatil günü yok. Çok büyük özverilerle yoluma devam ediyorum. Her yeni açılan esnafın başarılı olmasını istiyorum, çünkü çok büyük emekler ve zorluklarla başlıyorlar. Kısacası, esnaflığın ne kadar zor olduğunu öğrendim. İstediğin kadar patron ol, istediğin kadar çalışan sayını arttır, eğer işini takip edip başında olmazsan, başarı mümkün değil.

Demet AKIN: Bu işe başlamayı düşünen birine ne gibi tavsiyelerde bulunursunuz?
Tuba YILMAZTÜRK: Kalitelerini bozmasınlar, para odaklı olmasınlar, samimi ve doğal olsunlar. En önemlisi de sevdikleri işleri yapsınlar.