ÇERKEZKÖY’DE #ÇOCUKSUSARSENSUSMA EYLEMİ

Geçtiğimiz Pazar günü Çerkezköy Belediye Meydanı’nda toplanan sivil toplum kuruluşları ve siyasi parti temsilcileri, İstanbul´un Küçükçekmece ilçesinde 5 yaşındaki kıza cinsel istismarda bulunulmasıyla ilgili eylem yaptı. Yapılan eylemde sivil toplum kuruluşlarının ortak imzasıyla açıklama gerçekleştirildi.

Sivil toplum kuruluşları adına “Çocuk susar sen susma” başlıklı ortak açıklamayı Tekirdağ Gümüşhaneliler Derneği Başkanı Hasan Hatipoğlu yaptı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın ardından açıklamayı gerçekleştiren Hatipoğlu, “Değerli ilçe başkanlarım, değerli siyasi parti temsilcilerim, değerli sendika başkanlarım, değerli sivil toplum kuruluşu başkanlarım, çok değerli hanımefendiler, beyefendiler ve sevgili çocuklar; ülkemizin yarınlarının teminatı olan çocuklarımızın sesi olmak için ‘çocuklar susar, sen susma’ adı ile tertip ettiğimiz programa hoş geldiniz, sefalar getirdiniz. Sizler susmadığınız için, burada büyük bir kalabalık olarak toplanarak bu sessiz çığlığa ses verdiğiniz için hepinize teşekkür ediyoruz, hepinizden Allah razı olsun.” dedi.

BAZI MESELELER TARTIŞMAYA AÇIK DEĞİLDİR

“Bazı meseleler vardır ki tartışmaya açık değildir, olmamalıdır.” diyen Hatipoğlu, “Bunlardan biri ve en önemlisi tecavüzdür. Çocuk ya da yetişkine tecavüzün herhangi bir açıklaması, herhangi bir hafifletici sebebi, aması, fakatı olmaz olamaz. Açık ve aleni olarak hiç kimse tecavüzü, tacizi savunmaz, savunamaz. Bir çocuğun istismar edilmesini makul, mazur gören bir insana ya da kuruma kimse makul bakmaz, bakamaz. Hiç kimse tecavüzün bir suç olmadığını söylemez söyleyemez.” ifadelerini kullandı.

“HER YIL 12 BİN ÇOCUK CİNSEL İSTİSMARA UĞRUYOR”

Geçtiğimiz günlerde çok acı verici olaylara tanık olduklarını kaydeden Hatipoğlu, “5 yaşındaki bir çocuğumuza, bir meleğimize, ahlak tanımaz, merhametten yoksun vicdansız bir sapık tarafından cinsel saldırıda bulunuldu. Yine bir çocuğumuz başka bir memlekette katledildi. Geçtiğimiz ay başka bir çocuğumuz, geçtiğimiz sene başka bir çocuğumuz. Mustafa Kemal Atatürk’ün, ‘Küçük hanımlar, küçük beyler sizler hepiniz geleceğin bir gülü, yıldızı, bir mutluluk pırıltısısınız. Memleketi asıl aydınlığa boğacak sizsiniz. Kendinizin ne kadar mühim, kıymetli olduğunuzu düşünerek, ona göre çalışınız. Sizlerden çok şeyler bekliyoruz.’ Ancak Atatürk’ün küçük hanımlar, küçük beyler dediği evlatlarımızın her yıl 12 bin tanesi cinsel istismara, her yıl 25 bin tanesi aile içi şiddete yine her yıl 310 bin tanesi uyuşturucu kullanımına maruz kalmaktadır.” diye konuştu.

“ÇOCUKLAR EVDE BÜYÜMEZ, ÇOCUKLAR SOKAKTA BÜYÜR”

“Bu böyle mi sürecek?” şeklinde soru soran Hatipoğlu, “Çocuklarımızı öldürüyorlar, çocuklarımıza tacizde bulunuyorlar. Çocuklarımızın geleceğini, özgürlüğünü çalıyorlar. Her kaçırılan, her öldürülen çocukla bizim geleceğimiz de öldürülüyor. Çocuklar bizim geleceğimiz, yarınımız, her şeyimiz. Çocuklar evde büyümez, çocuklar sokakta büyür, 20 sene-30 sene önce olduğu gibi. Eskiden komşumuzun veya bir yakınımızın evinde yerdik, içerdik, yatardık. Bir büyüğümüz bizim başımızı okşardı. Şimdi bir çocuğun başını okşamaktan çekinir olduk; acaba ailesi ne düşünür diye. Bir çocuğu sevemez olduk; annesi babası ne düşünür diye. Ne oldu bize, bizler ne zaman bu hale geldik?” dedi.

“ARTIK BİZ KORKMAK İSTEMİYORUZ”

Her kaybolan çocukla anne-babalarda büyük bir korku ve büyük bir endişe başladığına dikkat çeken Hatipoğlu, “Artık korkuyoruz, hem de çok korkuyoruz. Kalbimizi, gözümüzün nurunu dışarıda eğlenmesi için bırakmaya korkuyoruz. Kendini bilmez biri zarar verecek diye korkuyoruz. Ancak belli ki o ahlak yoksunu merhametsizler, vicdansızlar korkmuyor. Neden korksun ki, sen yapacağını yap sonra devlet sana ömür boyu baksın, beslesin. Onlar çocukların özgürlüğünü çalsın, devlet de ona mükafat versin ve beslesin, beslesin salsın. Ama artık beslemesin, çünkü biz yorulduk, çaresizlikten yorulduk, korumaktan, endişe etmekten yorulduk. Yeter artık! Canımız, gözümüzün nuru, kalbimizin ta içi, öpmeye kıyamadığımız, bakmaya doyamadığımız, dünümüz, bugünümüz, yarınımız, geleceğimizin teminatı çocuklarımızı haysiyetsizin biri gelip alacak diye korkmaktan yorulduk. Artık biz korkmak istemiyoruz, artık bu onursuzlar korksun istiyoruz. Onlar yok olsun istiyoruz.” şeklinde konuştu.

“AYNI HAVAYI SOLUMAYA DEVAM ETMEK İSTEMİYORUZ”

“Buradan tüm Türkiye halkı ve Çerkezköy halkı adına, tüm anne ve babalar adına başta Cumhurbaşkanımıza, meclis başkanımıza, devlet büyüklerimize, mülki amirlerimize ve güvenlik güçlerimize sesleniyoruz” diyen Hatipoğlu, konuşmasına şu şekilde devam etti: “Bu insanlık dışı vahşeti, bu ahlak dışı caniliği artık bitirin. Artık görmenizi istiyoruz, toplumun bu derin yaralar nedeniyle içten içe kaynadığını görmenizi bekliyoruz. Artık ciddi ve caydırıcı önlemler alınmasını bekliyoruz. Çocuklarımız, çocuklarımızın geleceği, bizim geleceğimiz ölürken, buna sebep olan adi, vicdansız, merhametsiz kişilerle bu dünya üzerinde aynı havayı solumaya devam etmek istemiyoruz. Biz buna mecbur değiliz, artık hangi kanun çıkacaksa çıksın ve bu insanlık dışı mahluklar artık yok olsun istiyoruz. Ve artık bu sesleri, o masumların sesini birisi duysun istiyoruz. Lütfen bu seslere artık kulak tıkamayın. Peygamber efendimizin dediği gibi ‘Evlat kokusu cennet kokusudur.’ Yüce rabbimizin bize emaneti olan cennetin anahtarı çocuklarımıza, evlatlarımıza sahip çıkalım. Artık bu caniliğe ve vahşete sessiz kalmayalım. Suçlular toplum vicdanını rahatlatacak cezalar almadan susmayalım. Çocuklar susar ama artık biz susmayalım.” dedi.