EMANET-İHANET

  Bir önceki yazıda sol seçmenin  AKP ye karşı “Sol Blok” oluşumu beklediğini belirtmiştim. Partiler düzeyinde böyle bir blok gerçekleşmesi imkansız değil ama yine zor gibi gözüküyor. Seçim sonrası aynı bedeli ödememek için; seçmen parti disiplinini bir tarafa bırakarak sol blok u sandıkta kendi oyu ile oluşturmalıdır. Bugüne kadar ideal uğruna parti yönetimlerinin kararlarına uyuldu, halk kaybetti. Halk artık; bir kez olsun kendi hür iradesiyle, güvendiği bir tercihi yapabilmelidir.

     Aynı işlemi tekrar tekrar yaparak farklı sonuçlar beklemek, doğru olmaz diye ünlü bilim insanının söylediği iddia edilen bir söz vardır. Sözün siyasetteki gerçekliği 23 yıldır ülkemizde yaşanıyor. Farklı bir seçim sonucu bekleniyorsa yapılacak ilk genel seçimlerde sol blok oluşmasına engel olan parti seçmenleri hiç olmazsa bu defalık partilerini terk ederek, sol muhalif oyların CHP de toplanması sağlamalıdır. Ancak o zaman AKP iktidarından halkın oylarıyla sandıkta kurtulma imkanı olur. Dikkat edilirse ben sol seçmene partisine küsmesini, kopmasını, kavga etmesini, önermiyorum. Ülkemiz ve halkımız için büyük bir tehlikenin yakın olduğunu hatırlatıp hiç olmazsa bir defalık CHP ne emanet oy vererek AKP iktidarından kurtulma fırsatını değerlendirmesini öneriyorum. Üstelik CHP ne verilecek emanet oy kişilere değil, kurumsal olarak CHP ne verilecektir. Bu demek oluyor ki: Parti yönetiminin ve/veya belediye başkanlarının bir yanlışı görülürse eleştiri yapılmasında bir engel ya da kısıtlama olamaz. Tam tersi CHP ne emanet oy veren seçmen kimsenin kapı kulu olmadığı için yanlışı eleştirmek, yapılanları denetlemek zaten hakkıdır.  CHP li yönetici, vekil ve belediye başkanları da artık kötü alışkanlıklarından vaz geçerek mensubu oldukları partiyi kimin kurduğunu unutmadan, mahcup etmeden, hareket etmek zorundadırlar.

   Sol Blok önerisini ilk genel seçimler için yaptığım unutulmasın. Çünkü; Laik Cumhuriyetimizin geldiği nokta çok kritiktir. Gereken dikkat gösterilmez, mücadele edilmezse bir süre sonra Laik Cumhuriyetimiz ciddi olarak tartışılır duruma gelecektir. Mevcut seçim sistemi %50+1 oy istediği için %1 oyu bile olmayan parti ittifak sayesinde Anayasanın ilk 4 maddesini tartışmaya açtırma durumuna gelmiştir. Bu sonucu sol partiler uyarı olarak kabul etmelidir. Üç-beş oy uğruna Vatanın ve Milletin geleceği; gizli kapaklı pazarlıklara, tavizlere malzeme yapılırsa, Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK ün emanetine ihanet tehlikesi oluşur. Önlemenin tek yolu da; güçlü Sol Blok olacaktır.

   Önerime karşı çıkanlar öncelikle Laik Cumhuriyetimizin ve Milletimizin 23 yılda AKP iktidarıyla  kaybettiklerini düşünmeli ve kaybetmeye devam etme lüksünün olup olmadığına karar vermelidir.  Ben CHP üyesi değilim, parti içinde herhangi bir göreve talip değilim, aday olmadım, bundan sonra da olmayacağım. CHP yönetiminin yanlış gördüğüm uygulamalarını eleştirdim, yine eleştireceğim. Çok acı ancak; geldiğimiz noktada galiba “40 katır mı, 40 satır mı” tercihi yapılacak. Beğenmesek te bu seçimde emanet olarak sol seçmenin oylarını CHP de birleştirmesi gerektiğini savunuyorum. Çünkü; “söz konusu vatansa gerisi teferruattır.“  Ayrıca AKP iktidarı devam ettiği sürece yanlışların düzeltileceğine inanmıyor, güvenmiyorum. Bu konudaki düşüncelerimi gazete okurlarıyla paylaşıyorum. Seçimlere çok uzun bir süre olduğu için şimdiden böyle bir tartışmanın faydası olur mu sorusuna cevabım; belki geç bile kaldık olacaktır.

     Siyasette yozlaşmayı çoktan geçtik, çürümeyi bile aşarak çöküş dönemine girdiğimiz rahatlıkla söylenebilir. Hafta sonu aracında kaçak elektronik sigara yakalanan CHP Edirne milletvekilinin istifasının istendiğine şahit olduk. İstifa yerine partiden ihraç edilmesi daha uygun olurdu. Bana göre Vekil istifasıyla hiçbir sorun çözülmüyor. Asıl sorun; Aday belirlenmesinde o isme onay verenler için bir yaptırım olacak mı? Veya o muhteremler halka neden böyle bir aday tercihi yaptıklarını açıklayacaklar mı? Bildiğiniz gibi ben aynı işlemin seçim döneminde aldığı 3 aylık maaşın çalışılmayan 2 aylık kısmını iade etmeyen eski vekillere uygulanmasını isteyen yazılar yazdım. Çalışmadan alınan maaşları iade etmeyenlerin ihraç istemiyle hemen disipline sevklerinin gerektiğini belirttim. Bu tür insanların CHP de ne işi olur, nasıl vekil olur? CHP tüzük değişikliği bu sızıntıları önleyecek tedbirleri alır diye düşündüm, takip ettiğim kadarıyla gündeme gelmedi galiba. Ön seçim çare olabilir, burada da aday, üye katılımlı hakim gözetiminde ön seçimle belirlenmelidir.

  Halkım yalnız ve çaresizdir. Yanlış karalarından kaynaklı sorunlar altında ezilmektedir. Ülkenin ve milletin geleceğinden endişe duyan, gerçek kurtuluşun sol parti iktidarlarında olduğunu bilen 20 yılı aşan bir süre aktif siyaset yapmış emekli belediye başkanı olarak bir kıvılcım çakmak istiyorum,

 dileğim; bu kıvılcım, okurların katkılarıyla Sol Blok oluşumu için büyük bir ateşe dönmesidir.

     Söz konusu Vatan olduğu için; Okurların katkıları çok önemlidir. Seçimler eşit şartlarda siyasi partilerin yarışmasının ötesinde artık bir parti devletine dönüşen yapı ile diğer partiler mücadelesi şeklinde oluyor. Seçmene ulaşarak yapılanları ve yapılacakları anlatmak öyle üç- dört aylık seçim kampanyasıyla mümkün olmuyor işte. Onun için AKP iktidarından kurtulmak isteniyorsa; yarın seçim olacakmış gibi, yapılacak hiçbir çabayı küçümsemeden bulunulan her ortamda her kesle konuşarak, bugünlere nasıl gelindiği, nerelerde yanlış yapıldığı bıkıp usanmadan anlatılmalı, kişisel bir talep olmadan mücadele edecek yeni gönüllüler kazanılmalıdır. Seçime kadar hiç durmadan sürekli tempo arttırılarak çalışmak gerekiyor. Bakın an gelir gönüllülerin bir guruba yapacağı konuşma genel başkanın konuşmasından daha etkili ve ikna edici olur. Onun için hiçbir çaba küçümsenmemelidir diyorum. Emanete İhaneti önlemek için tek bir şeye ihtiyaç var: Çalışmak, daha, daha çok çalışmak...