EVLİLİK AŞKI ÖLDÜRMEZ…

Toplamda insanları etki altında bırakan en önemli önyargılardan biridir ve hepimizin illaki duymuşuzdur; evlilik aşkı öldürür. Sizce bu böyle midir? Bence değil! Evlilik aşkı öldürmez!

***

Evlilik aşkı öldürmez çünkü aşkı öldüren; ilgisizliktir, sevgisizliktir, sevgililikte verilen sözlerin tutulmasıdır, saygısızlıktır, psikolojik ya da fiziki şiddettir… bu maddeleri belki duydunuz ya da farkındasınız ama ben size bir sebep daha söyleyeyim birde monotonluktur. En az biraz önce saydığım maddeler kadar etkindir ve hatta daha keskindir. Bazı evlilikler bitişe yaklaşır ve kimse farkında değildir hani kadın bavulunu alıp çıksa adam bir bardak çay doldurup içer arkasından ya da adam eve gelmese kadın geceyi rahat bir uykuyla geçirir. En kötüsü de o monotonluğa koyulan isimlerdir. Yani beni sevmiyorsun, seni sevmiyorum gibi… türlü bahaneler yerleşir akla da kimse demez ya biz sıradan düzgün bir aile olalım derken, işe güce dalıp heyecanlanmayı; heyecanlandırmayı unuttuk diye!

***

Evliliğin olmazsa olmazıdır heyecan… şimdi diyeceksiniz heyecan mı kaldı? Peki nerde? En son ne zaman heyecanlandınız? En son ne heyecanlandırdı? Heyecan nerde bitti, neden bitti? Benim tabiri caizse bu konuda kabaca bildiğim bir atasözü var ya bu deveyi güdeceksin ya da bu diyardan gideceksin… ya geçinmeye gönlün olsun ya da geçip gidecek cesaretin! Bu herkes için geçerli. Kadını erkeği yok çiçek almanın, jest yapmanın, güzel söz söylemenin.

***

Evliliği en dinç tutan, zinde ve heyecanlı bırakan olay flörtün bitmemesidir. Gün içinde mesajlaşın, sorgulamayın, yargılamayın, tebrik edin, övün, muhabbet edin. Eve geldi kapıda karşılayın; kapıda şikâyete başlamayın. Çocuk şunu yaptı, evde şu oldu değil. Her konunun bir zamanı vardır, yerini iyi ayarlayın. Evlilik iki oyuncunun oyununu sergilediği en güzel sahnedir ve başarı her zaman olduğu gibi oyunculuğu en güzel olana aittir. Eğer maksat deveyi gütmek, geçinmeye gönlü olmaksa en iyi oyuncu olun!

***

Yargılamayın vardır onunda bir güzel yanı onu bulup tutun; övün. Sorgularken saygısızlığa girmeyin. Severken abartın ama tartışırken sakin durun. Ona vurmuyorum kapıyı çarptım, tavayı yere attım demek bilinen gerçeğin kendinden bile saklanmasıdır. Gerçeği biliyoruz ki o kapı onun yüzüne, o tava onun kafasına atıldı; yapmayın. Şiddeti şiddetle çözmeyin. İçinize atın demiyorum, sakin kalın diyorum. Susun demiyorum bakın dikkat ederseniz doğru zamanı bekleyin diyorum. Ateş, su mantığı bir bakıma. Baktın karşıdaki lavlarını püskürtüyor olanca gücüyle aklınıza ilk gelen şey su serpmek olsun. Unutmayın herkesin şefkate, sevgiye, sarılmaya ihtiyacı vardır. Yaraya tuz ekmek işini herkes yapar, siz yarayı sarın. İnsan bazen çok yoruldum diyemez de yemek kötü olmuş der; söylenileni değil de, söylenilmek isteyeni anlamak insanlıktır.

***

Evliliğin en güzel yolu da merhametten geçer. Eşler arasındaki o merhamet, evliliği kırk yıla borçlu kılar. Eşinizin saçını okşamayı hakaretten daha çok yapın, onu anlama konusunda arkadaşından daha hızlı davranın, eşiniz dahi olsa ona kendine kalması için zaman tanıyın. Elini tutmayı ihmal etmeyin, muhabbeti bırakmayın… merhamet edin, çalışan iş yerinde çalışmayan evde yorulur ki bunu bir kadın olarak tecrübeyle sabit söylüyorum emeği hiç edilen en net iş yeridir ev… sabırlı davranın merhametli olurken, onu dinleyin ve anlayın ama doğru anlayın.

***

Kişisel gelişime bağlı bir psikolojik test sonucu aldatmanın bile kendimiz ile ilgili olduğu saptanmış bakın kimse durduk yere farklılaşmıyor. Önce kendinizi sorguya çekin, sonra emin olun olanların sizden kaynaklı olmadığından. Bu çok derin ve ayrıca ele alınması gereken bir konu ama önemli olan şu ki; karşı tarafın davranış biçimindeki o şekli, bizim ona yansımamızın halinden geçiyor. Neye ayna tutarsak onu görürüz, hangi duyguyu hayatımıza çekersek onunla yaşamaya mahkûm kalırız unutmayın. Cesaretin bir üstü ukalalığa girer ve ilişkilerde cesur olurken asla diyerek emin konuşmalar yapmayın. Hayatta garantiye alacağınız tek şey mutfağınızdaki eşyalar olsun. Hiçbir şeyin olmadığı gibi hiç kimsenin de garantisi yoktur fakat önemli olan senin elinden geleni yapmandır.

***

Evet bunca harekete tava gelmeyecek erkek yoktur ama varsa da benim eşim kesin oralı olmaz, umursamaz diyorsanız da evliliği yanlış insan tercihiyle başlatmışsınız demektir. o zaman bir durup düşünün ve seçim yaparken sadece eş değil çocuklarınıza da birde baba seçtiğinizi aklınızdan çıkarmayın. Hayatınıza alacağınız insanları önce annesine, sonra çevresine olan davranışlarından ölçümleyin. Kişi kendini başkalarında belli eder, sizde de devam eder. Herkes değişebilir ama varsa elinizde imkân kimsenin eğitemediği evladına ebeveynlik yapmak için evlenmeyin.

***

Empati kurun! Onun yerine kendinizi koyup bir daha düşünün konuları. Öfkeyle kalkan sadece zararla oturmaz, dikkatli olun. Onun penceresinden bakın birde belki de oradan görünen 6’dır sen 9 yazmış olsan da… Sadece insan olun ama hakkıyla, hukukuyla insan olun ve mucizelere kollarınızı açın. Ve pencerenizin kirli olmadığından emin olun, belki de gördüğünüz sadece camın lekesidir.