HERKES BİR YILANA SARILMIŞ

Daha önce de yazmıştım.

Çerkezköy ve Kapaklı'da seçmenden fazla Aday Adayı var. Büyükşehir için de Aday Adayları var.

Tamamına yakınını birebir tanıyor, birçoğuyla bu konuları konuşuyoruz.

Hiç birisi ''Aday Adayı'' değil.

Hepsi de direkt Aday!

Öyle söylüyorlar.

Öyle olduğuna inanıyorlar.

Daha doğrusu, öyle olduğuna inandırılmışlar.

Birileri kandırmışlar bunları. Yani durum ortada. Her partinin sadece bir adayı olacağına göre, bir kişinin dışındaki tüm aday adayları kandırılıyor!

Kimle konuşsan, işi tepeden bağladığını, işin tam başında iyi bir dostu olduğunu söylüyor.

Ne dostu?

Denize düşmüşsünüz, yılana sarılmışsınız işte. Anlamıyor musunuz?

Peki, kim bu insanları kandıranlar? Hangi amaçla kandırıyorlar? Büyük umutların ötesinde, büyük paraların harcandığı bu durumda, böylesi bir kandırma niye? Bu insanlara yüklenen bunca umut niye? Bu insanların bunca yıllık kazanımlarını, çoluklarının çocuklarının rızıklarını yollara döktürmek niye?

Daha da önemli olan soru şu; bu yılanlar, bu aday adaylarından, yani kafalarına göre ''kesin adaylık'' dağıttıkları bu insanlardan kendi adlarına bir menfaat elde ediyorlar mıdır?

En saçma soru da bu soru oldu sanırım. Bunun cevabını bilmiyor olamam. Bilmiyorsam zaten derin bir uykudayımdır.

Hadi bizim denize düşmüşleri bir yana bırakalım. Peki, şu tepelere çöreklenmiş yılanlar ne menem şeylerdir?

Ülke, millet, devlet, bunlara mı emanettir?

Kendisine güvenen, inanan, umut bağlayan, kendi partisinin hizmet adaylarına dahi hayali makam satan bu yılanlar daaha başka neler satıyorlar acaba?

Sanırım bu soru da saçma oldu. Bunun da cevabını bilmiyor olamam.

Az kafası basan herkes biliyordur bunun cevabını.

Ya bizim denize düşenler mi? Onlar bir kere düşmüşler denize, yılana sarılmaları telaşlarındandır, olabilir.

Dipnot: Çerkezköy'de bir, bir de Kapaklı'da iki değişik partiden, aday adaylığı süreci bitmesine rağmen, son dakika bile diyemeyeceğimiz bir zamanda sürpriz aday adayları çıktı. Şu saate kadar siyasetle ilgileri olmamış, şu vakte kadar adaylık sinyali vermemiş, hiç bir partinin kapısından dahi içeri girmemiş, hiç bir partiliyle selamlaşmamış iki isim.

İnsani olarak ya da yeterlilik adına iyi de olabilirler, kötü de olabilirle, tartışılabilir. Ancak, bu alanda bir mesaileri, yol yürümüşlükleri, emekleri yok.

Diyeceğim şudur; olur ya, bu iki isim ''kesin aday'' olarak açıklanır da bu bizim sudan çıkmış ıslaklar partilerine bağlılık gösterme adına halen o parti için çalışmaya devam ederseler, onlara lafım bu köşeye sığmayacak kadardır.

Buna sadece aday adayları değil, ilçe başkanları da dahildir.