BEN KEDİYE KEDİ, HIRSIZA DA HIRSIZ DERİM! YA SİZ? (3)
18 Ekim 2023, Çarşamba 11:12Kat indirim kararından sonra Yıldız Teknik Üniversitesinden davet ettiğimiz İnşaat mühendisliği fakültesi öğretim üyesi Profesör Hocamızın verdiği konferansı dinlerken anlattıkları karşısında tüylerim diken diken oldu. Hocamız ilave katların depremlerde “peynir kalıbı gibi binadan ayrıldığını” söyleyince bu işin önemini detaylarıyla öğrendik, dehşete kapıldık. 1 kat ilavesini kaldırmakla ne kadar iyi bir iş yaptığımızı gördük. Çünkü söz konusu olan insan hayatıydı. Bu düşünceyi her belediye başkanı ve meclis üyesinin sahiplenmesini bekleyemeyiz. Ülkemizde bunun örneklerini çok görüyoruz. Bazıları için rant, beton, inşaat ve müteahhit her şeyden önce gelir, bazıları için ise insan hayatından daha önemli hiçbir şey yoktur. Biz ne rantı, ne betonu, ne inşaatı nede müteahhidi düşündük, sadece Allah geçinden versin Marmara denizindeki deprem olduğu zaman (ki mutlaka olacak) o ilave katlar sayın hocamızın dediği gibi binadan ayrıldığında içlerinde bulunan canlarımıza ne olacağını düşündük ve hiç pişman olmadan da o kararı aldık. Seçim kaybedecekmişiz, oy vermeyeceklermiş hiç düşünmedik, umurumuzda bile olmadı. O kararla 1 kişinin bile hayatta kalmasını sağlarsak 100 defa seçim kaybetmeye razıydık çünkü. Kararın alınmasında birlikte hareket ettiğimiz 13 cesur yürekli meclis üyesi arkadaşıma bir kez daha şükranlarımı sunuyorum. Aramızdan ayrılmış olanları da rahmetle anıyorum. Ali Ertem bir de meclis üyelerinden hiç birinin itiraz etme cesaretleri olmadığı için kat indirim kararının alınmasına itiraz gelmediğini ima ederek onları itibarsızlaştırmaya çalıştı. Herhalde bizim belediye meclis toplantılarını takip etme imkanı olmadı onun için kendi meclisleriyle kıyasladığını düşünüyorum. Ben şimdi kendisinin anlayacağını düşünmüyorum ama toplantılarımızın nasıl olduğunu, nasıl karar aldığımızı özetlemeye çalışayım. Dönemimizde belediye meclisi toplantısı öncesi gurup kararı alınarak muhalefete dayatılmasıyla ilgili hiç bir çalışmamız olmamıştır. Gündem konusu belediye meclis üyelerinin tümüne birlikte sunulur konu gerekirse komisyona havale edilir, komisyondan gelen görüş hakkında herkes özgür iradesiyle düşüncesini bildirir, tartışılır ve karar alınırdı. Kararlar yüzde 90 üzerinde bir oranla oy birliği ile alınmıştır. Dahasını söyleyeyim; iktidar partisi olarak mecliste 10- 5 gibi sayısal bir üstünlüğümüz olmasına rağmen encümen üyelerinin biri sürekli olarak muhalefet partisinden olmasını özellikle tercihimiz oldu. Geldiğimiz gibi alnımızın akıyla görevimizi teslim ettik. Çok şükür yaptığımız hiçbir iş ve işlemden rahatsızlık duymadık, duymuyoruz. Evlatlarımıza bırakacağımız en büyük miras ta bu olacaktır.
***
Dönemimizde alınan kat indirim kararından sonra müteahhitlerin Kapaklı’ya kaçtığını iddia etti ya pes doğrusu. Tam da bildiğimiz hiçbir belge ve kanıta dayanmayan algı dedikodusu, klasik Ali Ertem yöntemi yani. 99 depreminden sonra bakanlık, aralarında Tekirdağ’ın da bulunduğu bazı illerde inşaatları bir süre durdurdu. Sonra çıkartılan bir KHK ve daha sonrada kanunla inşaatlarda yapı denetim düzenlemesi getirildi. Uygulamalar inşaat maliyetlerini arttırdı. Ardından 2001 ekonomik krizi patladı ülke çapında inşaat sektöründe bir durgunluk oldu. Çerkezköy Belediyesi’nin bu kararlarda nasıl bir etkisi olabilir? İnsanların Kapaklı’ya kaçmasının sebebi arsa fiyatlarının Kapaklı’da çok ucuz olmasıdır. Bu dönemde yapılan inşaatlar Kapaklı’nın kenarında bireysel yapılar olmuştur. Kapaklı’da müteahhitlerin yoğunlaşması 2004 yılından sonra gerçekleşmiştir. Burada Çerkezköy’ün kat indirim kararı ile müteahhitlerin Kapaklı’ya kaçması söz konusu değildir. Ali Ertem bütün gerçekleri bilmesine rağmen bu algı operasyonunu neden yapmaktadır? Çerkezköy’ün nüfusunun 4’te 3’ü zaten o yılları hatırlamıyor, aday olabilirse bu aşağılık algı operasyonunun yine çok kolay tutacağını umuyor. Umut eskiden fakirin ekmeğiydi şimdi zenginin de ekmeği oldu. Çerkezköy geneline 1 kat ilavesi yaptıktan sonra Çerkezköy’de 1 metrekare imara yer açmadığını söyleyen bir zihniyete cevap için zaman ayırarak kendime de haksızlık yaptığımın farkındayım. Ama insanların artık uyanması için atılan iftiraların da cevaplanması gerekiyor. Kat ilavelerinden kaynaklanan nüfus artışına karşı; imar planları sosyal ve teknik donatı alanlarında hiçbir değişiklik yapılmamış olması ilçemizde şehirleşme açısından yaşadığımız sorunların temelini oluşturmaktadır. Bugün için en yoğun şekilde hissedilen otopark sorunudur. Bu sorun büyük oranda kat ilavelerinden kaynaklanmaktadır. Çözümü vardır, ancak Ali Ertem gibi müteahhit ve beton seven kişiler bu soruna çözüm bulamaz. Kendisi hala yer üstündeki otoparkı yer altına alarak kat otoparkı yaptığını sanıyor... Parsel bazında yaratılan rantlar, yasalara aykırı verilen iskanlar, belediye meclisinde plan değişikliği yapılan arsa sahibinden bir değil iki okul yapma sözleri alındığı söylemleri ne oldu sahi. Onlarda bir algı operasyonu muydu? Sıra onlara da gelecek, hele bir adaylık gelsin bakalım... O dönemin meclis üyelerine de şaşırıyorum: Gözlerinizin içine bakarak okul sözü aldığını yapılaşma bitince bir değil iki okul yapılacağını söyledikten sonra plan değişikliği yapılması için parmak kaldırmadınız mı? Konuşun bakalım kim, kimi kandırmış oldu Şimdi hiç vicdanınız sızlamıyor mu? Karşılaştığınızda okullar ne oldu diye sorsanıza! Yazıklar olsun! Sizi gidi iki yüzlüler sizi...
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.
Facebook Yorum