İLÇE BAŞGANLIHLARI GALDIRILSIN!
17 Ocak 2024, Çarşamba 11:46Uzunca bir zamandır siyasi partilerin il ve ilçe başkanlıklarının kaldırılması gerektiğini savunuyorum.
Bugün tekrar ediyorum; siyasi partilerin il ve ilçe başkanlıkları kaldırılmalıdır!
İl ve ilçe teşkilatlarını ayakta tutmak maddi ve manevi çok ağır masraflı bir iştir. Parti binasının kirası, elektriği, suyu, telefonu, interneti, çayı, şekeri, temizliği, her biri başlı başına ciddi giderlerdir. Buna karşın bu teşkilatların hiçbir gelirleri de yoktur. Tüm giderler tamamen teşkilata aittir. Hatta bazı teşkilatlarda ise bu giderleri sadece ilçe başkanı yüklenir.
İlçe başkanları bir siyasi partinin en ağır yükünü taşıyanıdır. İl başkanları da öyledir de, ilçe başkanlarından bir tık daha rahattırlar. Ancak, sadece bir tık.
İlçe başkanları paralarını harcarlar, vakitlerini harcarlar, yönetimiyle ayrı, üyeleriyle ayrı, rakip partilerle ayrı, kendi partisinin üstleriyle ayrı uğraşır. Hele de bölgesinde seçilmiş bir belediye başkanı ya da milletvekili varsa, vay haline!
Hamaldır ilçe başkanları. Partilerinin tüm yüklerini, bedavadan taşırlar. Paralarını harcarlar, zamanlarını heba ederler, ailesiyle arası açılır, psikolojisi bozulur, işin sonunda da en acımasızları kendi partisinden olmak üzere bir sürü düşman edinmiş olur. Dostu hiç olmaz. Yapmışsa bireysel ilişkileriyle dostlar yapmıştır kendisine, siyaseten dost edinmesi mümkün değildir.
Siyaset hiç kimseye dost kazandırmaz!
Dava arkadaşlığı tanımı tamamen bir uydurmadır!
Hiçbir partili diğer partilisinin dava arkadaşı değil, rakibidir, ileriki günlerdeki düşmanıdır!
İl ve ilçe yöneticileri ise hiçbir şeydirler! Hem de hiçbir şey!
Partili bir belediye başkanının maaşı ve bir takım başka gelirleri vardır.
Milletvekilinin en kıyağından maaşı ve sayısız imtiyazları vardır.
Genel merkez yöneticilerinin maaşları vardır.
Genel başkanların maaşları ve imtiyazları vardır.
İl başkanlıklarına, bazı partilerde pay gönderilir. Tüm partilerde olmaz bu.
İlçe başkanlıklarına hiçbir ödenek gelmez!
İlçe başkanları görev yaptıkları süre içerisinde partilerinin hamallıklarını yaparlar!
İlin toplantılarına katılmak için zaman ve paraları gider. Milletvekillerini, genel başkan yardımcılarını, genel başkanlarını karşılamak ve konuk etmek için paralarını ve zamanlarını harcarlar. Bu mevzulardan dolayı çoğu zaman ilçesindeki esnaflara borçlananları ve borcunu ödeyemeyenleri de olur. Milli bayramlarda çelenk koyma törenlerine katılmak zorundadırlar. Dini bayramlarda ailelerinden önce şehir protokolüyle bayramlaşmaya giderler. Gitmek zorundalardır.
Ancak, yukarıda yani partinin üst kademelerinde dikkate alınmayan, fikri, düşüncesi dikkate alınmayan, hatta dinlenilmeyen ve hatta fikri, düşüncesi, görüşü hiç sorulmayanlar, ilçe başkanlarıdır.
İlçe başkanlarının, ilçelerinde belediye başkanı adayını tayin edecek yetisi yoktur. İlçe başkanının bölgesinden aday olacak milletvekili adayları hakkında görüşü alınmaz. İlçe başkanları MYK üyelerini seçemezler. Başkanlık Divanını zaten seçemezler. İlçe başkanları Genel Başkan seçemezler, gönüllerindeki bir adayın ismini telaffuz edemezler.
İlçe başkanları, üst kademelerin görüşlerine ters düşerseler, görevden alınırlar.
Hatta ilçe başkanları kendilerini bile seçtiremezler. Genel merkezleri onu işaret etmişse, ancak o vakit uyduruk bir kongreyle, sözde seçilirler.
Hal böyleyken, ilçe başkanlıklarına ne gerek vardır?
Bunca masrafa, bunca zahmete ne gerek vardır?
Kendi ilçesinin belediye başkanını belirleme yetkisi olmayan bir ilçe teşkilatına ne gerek vardır?
Kendi bölgesinin milletvekilini tayin edemeyecek ilçe başkanlıklarına ne gerek vardır?
Kendi şehrinin Büyükşehir Belediyesinin adayını belirleyemeyecek ilçe örgütlerine ne gerek vardır?
İlçe başkanları Ali'yi aday göstermek isteyecek, Genel merkez Veli'yi aday tayin edecek. Var mı böyle bir şey?
Var da, hak mı, adalet mi böyle bir şey?
Halk arasında anket yaptırıyorlarmış.
Yalan!
Koskocaman bir yalan!
Genel merkezciler kıçlarını kaldıracaklar da, gelecekler de taşrada anket yaptıracaklar. Yalan!..
Hiçbir genel merkez yöneticisi ininden çıkıp da taşrada anket kovalamaz! Anketçi görevlendirmez!
Yalan konuşuyorlar!
Genel merkezciler yalan konuşuyorlar!
Bir tanesi çıksın, ellerindeki bir anketin dokümanını paylaşsınlar bakalım! Hadi bakalım!
Genel merkezcilere sormak gerekir; senin ilçe teşkilatın ya da örgütün ne için var? Bu teşkilatlar senin anketörlerin değil midir? Senin güveneceğin, itimat edeceğin makam, senin temsilciliğini yapan ilçe başkanı, ilçe teşkilatı değil midir? Bir ilçe hakkında görüşüne başvurman gereken yegane kurum senin ilçe teşkilatın olmamalı mı? Öyleyse niye varlar bu adamlar? Öyleyse niye var bu yönetimler? Niye var bu teşkilatlar, örgütler? Bu ilçe binaları niye var? Neden bunlara aylık, yıllık masraflar yapılıyor?
Zaman zaman sıcak makamlarınızdan lütfedip çıkıp, gövde gösterisi yapmak için bu teşkilatlara geliyorsunuz ya, o adamları onca zahmetlere sokuyorsunuz ya, o teşkilatların zahmetleriyle, emekleriyle kasıla kasıla şehir turları yapıyorsunuz ya.
Peki, bu insanlara kendi bölgelerinde belediye başkanı, milletvekili seçebilme hakkını niye vermiyorsunuz?
Fikrini, görüşünü, tasarrufunu yok saydığınız adamların binbir zahmetlerle hazırladığı programlara koşarak niye geliyorsunuz? Onların sizler için düzdükleri uzun konvoylara niye giriyorsunuz?
Direkt halkın içine kendiniz gidin. Alın o anketçilerini de kendiniz girin bakalım şehirlere. Bakalım caddelerde kaç metre yürüyebileceksiniz?
Ben de bir partinin ilçe başkanıydım. Dönemin il başkanı bana haber vermeden Ankara'ya gittiği için istifa ettim ben. O il başkanına da demediğim lafı bırakmadım.
Ben yukarıda saydığım bir sürü zorluğu sırtlanacağım, paramdan, işimden, zamanından, dostlarımdan hatta aile saadetimden ödün vereceğim, kayıplarım olacak; seçim zamanı geldiğinde Genel Merkezciler gelecekler, benim ilçeme belediye başkanı, ilime milletvekili, şehrime büyükşehir belediye başkanı atayacaklar, öyle mi?
Hasss''tirin lan oradan!..
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.
Facebook Yorum