BİZ BÜYÜDÜK VE KİRLENDİ DÜNYA
01 Haziran 2019, Cumartesi 13:19Baba; Evladım seni çok göresim geldi
Evlat; baba çok işim var
Baba; evladım seni arıyorum ama ulaşamıyorum
Evlat; baba toplantılarım var
Baba; evladım seni bu akşam yemeğe bekliyoruz
Evlat; baba arkadaşlarımla önceden yaptığımız program var
Baba; evladım bi sesini duyayım dedim
Evlat; baba şimdi kapatmak zorundayım ben seni sonra ararım
Baba; evladım seni ne zaman göreceğiz?
Evlat; baba çok işim var bi ara uğrarım
Baba; bayramda geliyorsun değil mi oğlum?
Evlat; baba ben tatile gidicem bayramdan sonra gelirim bi ara
Baba; dün gece rüyamda gördüm iyi misin oğlum?
Evlat; iyiyim baba kapat şimdi sonra ararım
Baba; ama oğlum
Evlat; of baba of
Bir kaç zaman sonra arar oğlan babayı fakat telefonu açan komşusudur
Babamla görüşecektim
Komşu; babanız iki gün önce vefat etti vasiyeti üzerine size haber etmedik
Oğlum gelemez çok işleri var siz gömün beni dedi bu yüzden size bildirmedik
Başınız sağ olsun!
Sevdiklerimizin değerini geç olmadan bilelim
Yarın geç olmakla bilinir
***
Bayram tatil yapma, tatil fırsatlarından yararlanıp ailelerimizden uzaklaşama değildir
Geleneklerimizden hızla uzaklaşmaktayız
Artık bayram tatilleri çoğumuz için tatile çıkma fırsatı görünmekte maalesef
Bayram sabahının güzelliği
Bayram namazı heyecanı
Bayram kahvaltısı ve ziyaretler geleneğimizin bir parçasıdır
Bizler bu güzelliklerle büyüdük ve kendi çocuklarımıza da bu anların güzelliğini benimsetmek görevimiz bence
Hangimiz çocukluğumuzda bayram sabahı giyeceği ayakkabıyı ya da kıyafeti başucuna koyup uyumadı ki
Çocuk olmak,
Masumiyet
Anne babalarımızın kıymetini bilip özellikle bayram sabahı yanlarında olmalıyız
Bi dahaki bayram da beklide onlar
Belki de biz hayatta olmayabiliriz, yarının garantisi yok ki
Bu yüzden bu bizi biz yapan günlere daha hassas bakmalı
Kendi çocuklarımıza da bu hassasiyeti kazandırmalıyız
***
Ramazan ayı yine hızlıca sona ermekte
Bu yıl da nasip etti rabbimiz onu yaşamayı
Hep deriz ya beklide yaşlandığımız için
“Nerde o eski ramazanlar” ya da “Nerde o eski bayramlar”
Peki ramazan ya da bayram bize sormaz mı?
Siz o eski hassasiyetle değerlerine sahip çıkan Müslümanlardan mısınız? Diye
Bizler değiştik
Kaybettik hassasiyetlerimizi
Yani suçlu ne ramazan, ne de bayramlar…
***
Bi çocuğun gülümsemesine sebep olduysak
Bi ihtiyaç sahibinin” iyi ki varsın” dediği olabildiysek
Bayramımız hayrola o zaman
Rabim daha nice bayramlara ulaştırsın bizleri
Gelecek nesillere de bayramları hassasiyetini öğretmeyi nasip etsin inşallah
***
İlk kim dedi bayramlarda “el öpmeyin, el öpmek gericiliktir, tokalaşın” diye
Ve ilk kim inandı buna?
İlk kim “aman hastalık bulaşır dikkatli, olun sarılmayın bayramlarda” dedi ve ilk kim bu sözlere itibar etti?
İlk kim “bayramlar tatildir, güneye inelim“ dedi?
İlk hangi araç yolunu memleketten sahile çevirdi?
İlk hangi ev de kalkılmadı bayram namazına?
Erken uyanmadı ev halkı
İlk hangi evde bayramlaşılmadı?
Hangi hain bayramda kapısına gelen çocukları kaçırdı ilk kez?
Annelerin gönlüne şüphe, korku tohumları ekti
Bu yüzden kapılar kapandı, çalınmaz oldu.
Şekerler, kolonyalar, mendile sarılı harçlıklar kaldı kapı ardında
İlk kim kucak dolusu kucak dolusu kıyafet, ayakkabı taşıdı evlere?
Bayramlık denen o güzel heyecanın önemi kalmadı…
İlk kim yatağımızın başından bayramlıklarımızı, kalbimizden bayram heyecanını alıp kaçtı?
Kim yırtıp attı kartpostalları?
İlk kim gönderdi sms kartpostalların yerine?
İlk kim “dur yaa boşuna arama, yazıver facebooktan bitsin uğraşama” dedi?
Kenarı işli mendilleri kaldırıp yerine kağıt mendilleri kim koydu ilk?
Ne istediniz el kadar mendilden, mendildeki bayram harçlığımdan?
Ne istediniz çocukluğumdan, bayram sevinçlerimizden?
Şimdilerde bir avuç insanın yaşatma telaşı var bu güzellikleri sadece
Kolonyanın, kahvenin, baklavanın beklide son demleri…
Peki kim yaptı bunu?
Modernleştik
Bireyselleştik
Şehirleştik
Yani bizler değiştik
Kısacası her neyse…
Biri attı bu ilk adımı bizlerde ardından peşi sıra gittik
Geleneklerimizden hızla uzaklaştık
Şimdilerde neredeyse herkesin ağzında bu söz “nerede o eski bayramlar” der dururlar
Bayramlar bura da ve her yıl düzenli olarak iki kez kapımızı çalıyor
Kapıyı açamayan bizleriz
Onları içeriye davet etmeyen bizleriz
Açalım kapıları tutalım ellerinden
Çünkü bayramlar da kapımıza gelen çocuklar yanlarında ağır yükler taşırlar.
Biz onlara şeker veririz, onlarsa bize çocukluğumuzu…
***
Dünya bizim çocukluğumuzdaki gibi masum temiz değil şimdilerde
Bende anneyim
Sokaklarda çocuk katilleri, sokakta oynayan minicik çocukları katlederken
Öldürüp sandıklara kitlerken
Hangi anne göndersin kapılara yavrularını
Bayramlar çocuklara bile güzel değil artık maalesef
Şarkının dediği gibi
Biz büyüdük ve kirlendi dünya…
Bayram sabahı tutalım ellerinden çocuklarımızın
Çıkalım birlikte şeker toplamaya
Hem savunmasız bırakmayalım çocuklarımızı
Hem de birlikte dönelim bizde çocuklarımızla çocukluğumuza
Geleneklerimizi yaşayalım birlikte
Anı biriktirelim gülen yüzlerinde…
Selam ve dua ile…
Çerkezköy
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.
Facebook Yorum