DOĞAL AFETLERDE ETKİLENENLER

Doğal afetler deyince hemen aklımıza ilk gelen afet elbette ki deprem, yangın, sel ve taşkınlardır. Ülkemiz ve dünyamız 2019 yılından beri çeşitli doğa afetlerle sınanmaya devam ediyorken bunlardan en kötü etkilenen çocuklar ve aileleri olmuştur. Büyüklerimiz travmaları daha kolay atlatırken, daha metanetli olurken, çocuklarımız için bunu söyleyemeyebiliyoruz.

Öncelikli olarak en önemli örnek olarak 2019 yılında Covid 19 adı ile dünyamızı saran ve etkileri az da olsa hala gördüğümüz salgında en çok etkilenen eğitim ve çocuklarımız oldu. Eğitimin online oluşu, ülkemizdeki hali hazırdaki eğitim sisteminin azalmasına ve başarı oranlarının azalışını üzülerek şahit olduk.

Teknolojik aletleri olamayan öğrencilerimiz eğitimde geri kalmaya ve arkadaşlarına kendi çabaları ile yetişmeye çalışırken, giremeyen öğrenciler için sınavlar oldukça zorlayıcı geçmiştir. Bunun bir de aileye olan yansımasında ülkece zorlandığımızı gösteriyordu. AYT, TYT, LGS'de alınan başarılar ve edinilen tecrübeler acı bir gerçek tabloyu öne sürmüştür.

Gelişmekte olan ülkelerde online eğitimin eşit şartlarda yapılması uygun görülmelidir. Aynı durum üniversiteler için de geçerlidir. Hibrit modelindeki eğitimde uzaktan eğitim alan bazı branşlar uygulamadan hiç memnun değildir. Özellikle el işi ve analiz gerektiren ders uygulamaları online yapılır gibi görülse de aslında olması gereken yüzyüze ve verimli bir eğitimdir.

Merkez üstü Kahramanmaraş olan "asrın felaketinde" de görüldüğü üzere tedbirsizlik, yapılandırma sorunları yüzünden binlerce insanımızın yok olduğu felakette eğitimde nasibini üzülerek bir eğitimci olarak yarasını almış bulunmaktadır. Eğitim bizim gibi gelişmekte olan ülkeler için yüksek bir değer iken, Atatürk’ümüzün de dediği gibi "-Bütün ümidin gençlikte.-" olduğunu düşünürsek üniversiteler daha fazla online olmamalıdır. Eğitim aksamamalı, daha çok eğitime ağırlık verilerek yaralarımızı sarmaya birlikte devam etmeliyiz.

İlk ve orta öğretimde çocuklarımıza deprem ve doğal afetlerle ilgili bilgilere daha çok yer verilmeli, okulların da depreme hazır olup olmadığı denetlenmelidir. Deprem uygulamaları milli eğitimler, vali ve kaymakamların eşliğinde deprem uzmanları ile birlikte gerçekleştirilmelidir. Bu gibi önemler alınarak yaralarımızı sarabilir deprem ile yaşamayı öğrenebilir, gelecek kuşağa aktarabiliriz.

Depremde vefat eden vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet, kalanlarına ve ülkemize baş sağlığı ve sabır diliyor, yeni döneminiz hayırlı olsun gençler diyorum.