Reklamı Geç
çetintaş ticaret
Tekirdağ
21 Kasım, 2024, Perşembe
  • DOLAR
    33.09
  • EURO
    36.10
  • ALTIN
    2596.3
  • BIST
    11131.02
  • BTC
    63525.102$

GENELGE

13 Mayıs 2024, Pazartesi 11:49

CHP Genel merkezinin belediye başkanlarına yönelik yayımladığı genelge 11 Mayıs 2024 tarihinde medyaya düştü. Bugünkü köşe yazımı; yayımlanan genelgeyi sıcağı sıcağına yorumlamaya, genelge hakkındaki görüşlerimi okurlarla paylaşmaya ayırdım.

***

Öncelikle CHP’nin 94 sendromundan kurtulmadığını, aynı seçim sonucunu yaşamamak için iyi niyetli yoğun bir çaba içinde olduğunu söylemek lazım. Bu çabayı ve önlemleri henüz yeterli görmesem de umudunu sol siyasete bağlamış seçmenlerden biri olarak destekliyorum. Yapılacak genel seçimde zafer bekleniyorsa; Belediyelerin kontrol ve denetim altına alınması, dilerim başlangıç için küçük, beklentiyi karşılamak adına büyük bir adım olsun. Bu konuda yapılacak daha çok iş, gidilecek daha çok yol olduğunu da unutmamak gerekiyor. Bu daha başlangıç çünkü.

***

Ben CHP’yi bekleyen büyük tehlikenin, yeni kazanılan belediyelerden çok, elinde olanların alışkanlıklarını devam ettirmesi olduğunu görüyorum. Çünkü insanları alışkanlıklarından vaz geçirmenin zor olduğunu biliyorum. Ne demiş atalarımız: ‘alışmış, kudurmuştan beterdir’ boşuna dememişler. Alışkanlıklardan vazgeçilmesinin zorluğunu anlatan daha güzel bir cümle kurulamaz dı her halde. Onun için seçim döneminde gündeme getirilen genel merkezde oluşturulacak iç denetim biriminin vakit geçirilmeden yapılanmasını tamamlayarak faaliyete geçirilmesi çok önemlidir. Bu adımın hangi aşamada olduğunu bilme imkanımız yok, sadece çalışma yapıldığını biliyoruz, hızlandırılarak acilen devreye girmesi gerekiyor. Her zaman, her yerde pusuda bekleyip ani bir vurgun yapmayı bekleyen haramiler olabileceği unutulmamalıdır. 1992’ te ki  İSKİ skandalında geç kalan müdahalenin 94 seçiminde nasıl bir hezimet yaşattığını hatırlayan okurlar vardır mutlaka.

***

Genelge; Hükümet’in hazırlayıp ilan ettiği tasarruf tedbirlerinden çok farklı değil. Ancak yine de CHP belediyelerinin genel merkezin sıkı takibinde olacağının işaret fişeği diye görmek gerekir. Bu itibarla, CHP‘li Belediyelerin, Kayırmacılık, Şatafat ve İsrafla Mücadele hedefiyle, çalışmalarda ‘Belediye Kaynaklarının Etkin Kullanımına Yönelik İlkeleri’ benimsemesi ve uygulamaya geçirmesi istenmiştir. Söz konusu ilkelerin belediyeler ile birlikte; bağlı kuruluşlarda, belediye şirketlerinde ve iştiraklerinde de uygulanmasına da dikkat edilmesi önerilmiştir.

***

Ayrıca ihale süreçlerinde şeffaflık; temsil, ağırlama ve tanıtım törenlerinde şatafattan kaçınan mütevazilik; taşıtların kullanımında etkin takip ve denetimin yanında hizmet dışına çıkmama; yurt dışı görevlendirmelerde halkın yararına olmayan, imtiyazlara yol açan kişisel faydaya imkan vermeme; atamalarda ve işe alımlarda kayırmacılığa yol açmama; liyakat dışına çıkmama ilkelerine sıkı sıkıya bağlı kalınması gerektiği de vurgulanmıştır. Bu haliyle genelge bir iyi niyet beyanıdır. Onun için genel merkezde belediyeleri denetim amacıyla oluşturulacak birimin bir an önce faaliyete geçerek uygulamada karşılaşılacak aksamalara gecikmeden, zamanında müdahale etmesi önemlidir.

***

Genelgede yasaya uygun şekilde doğrudan teminle karşılanacak ihtiyaçlar için en az 48 saat önce belediyenin internet sitesinde ve/veya ilan tahtasında duyuru yapılmasının tavsiye edilmiş olması değerlidir. Bu tavsiyeye uyulursa rekabet ortamı yaratılarak aynı teminin daha uygun fiyata yapılması sağlanabilir. Genelgede ihalelere yönelik olarak 4734 sayılı kamu ihale kanununda tarif edilenler dışında başka bir uyarı ve yasaklama yer almamış. Halbuki doğrudan teminde 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun 62’nci maddesinin birinci fıkrasının (ı) bendi gereği, doğrudan temine ilişkin parasal limit dahilinde yapılacak harcamaların yıllık toplam tutarının, bütçelere bu amaçla konulacak ödeneklerin yüzde 10’unu, Kamu İhale Kurulunun uygun görüşü olmadıkça aşmaması gerektiği konusunda uyarı yapılmalıydı, göremedim. Aceleye geldi, unutuldu herhalde.

***

Okurlar hatırlayacaktır, belediyelerde ihale ve imar rantı oluşturan harami düzenini sıkça yazıya döküyorum. Bu konuya genelgede yer verilmemiş olması doğruyu söylemek gerekirse beni hayal kırıklığına uğrattı. Halbuki belediyelerde kontrol altına alınması gereken en önemli konu; imar ve ihale rantı yaratılarak paylaşılmasıdır. Bu düzen mutlaka değiştirilmelidir. Hırsız iş insanı, siyasetçi ve bürokrattan oluşan şeytan üçgeni yıkılmadan, belediyelerden ihale ve imar rantı ile servet transferi yapan ve halkın adeta kanını emen harami düzeninin değiştirilmesi söz konusu olamaz. 

***

Genelgede imar ve ihale rantçıları ile nasıl tavizsiz bir mücadele yapılacağı ve yöntemin ne olacağının yer almasını beklerdim. Hırsızın sağcı, solcu ayrımı da, iyisi de olmuyor. Halkın kanını emiyorlar. Mücadelede başarılı olmanın ilk adımı şeffaflıktır. Belediyeler öncelikle şeffaf olmalı, halkın merak ettiği konulardaki sorularına eksiksiz ve zamanında cevap verilmelidir. Olmazsa olmazımız kapalı kapılar ardından uzaklaşarak, Halka her konuda mutlaka ama mutlaka hesap verilmelidir. Şimdi tam zamanı; istersek ve işi sıkı tutarsak yapabiliriz, harami düzenini bu defa yıkabiliriz. Samimiyetle, yolsuzluk yapanın aidiyetine bakmadan, yapanın yanına kar bırakmadan, kimsenin de gözünün yaşına bakmadan bu harami düzeni mutlaka değiştirmeliyiz.

Ne yarına bırakalım, ne yapanın yanına! 

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.

Facebook Yorum