SEÇİME GİDERKEN YAZDIKLARIM: (2)
02 Eylül 2024, Pazartesi 13:0516 ay önce, 2023 seçimden bir gün önce yaptığım tespitleri hatırlamaya devam edelim:
“AKP’nin yirmi iki yıllık iktidarında en başarısız olduğu ve milletimiz için çok önemli gördüğüm iki konuya değinmezsem okuyuculara haksızlık etmiş olurum diye düşünüyorum.
***
BİRİNCİSİ: Ekonomik krizden etkisini azaltarak çıkmak için; hemen yarın sabah kamuda israfa son vermek olmazsa olmazımız olmalıdır. Ama göstermelik genelgelerle falan değil. Cumhurbaşkanı uçaklarının satılmasından başlamak üzere yazlık saray, kışlık saray, koruma-makam araçları, kamuya ait sosyal tesis, bürokratların makam araçları v.b. israf kaynakları acilen disiplin altına alınarak fazlalıklar satılmalı, çok sıkı bir tasarrufa gidilmelidir. Bana kalsa kamuda tasarruf uygulamalarını takip edecek, kontrolü sağlayacak bir bakanlık kurulmalıdır. İtiraz gelebilir ama kriz dönemini hızlı bir şekilde atlatarak kamuda tasarrufun sürdürülebilirliği sağlamak için israf konusunda devlet içinde yeni bir kurumsal yapılanmaya gidilerek israfın kontrol altında tutulmasının şart olduğunu düşünüyorum.
***
İKİNCİ olarak: Tasarruftan sonra yolsuzlukların da mutlaka önlenmesi gerekir. İsraf ve yolsuzlukla mücadelede öncelik olmaz ikisi ile de kesinlikle ve çok sert bir şekilde mücadele edilmelidir. Bu konuda da uzmanlaşmış bir kadro ile kamu organizasyonunda bir revizyon yapılması gerektiğini savunurum. Yani yolsuzluklarla mücadele için de bir bakanlık kurulması çok önemlidir. 2003 yılında yürürlüğe giren kamu ihale yasasında tam 190 kez yapılan değişikliğe paralel olarak çok yazık ki ülkemizde yolsuzlukların arttığını görüyoruz, bedelini de milletçe ödüyoruz. Ekonomi bugün krizde ise AKP iktidarının yirmi iki yıldır bu iki konuda yeterli çaba gösterilmemiş olmasının rolü çok büyüktür, görmezden gelinemez. Milletin büyük bir çoğunluğunun açlık sınırı altında yaşam savaşı verme sebebi de bunlardır. Durumundan memnun olanlara sözüm yok onlar aynen devam edebilirler. Memnun olmayanlara tavsiyem değişim şart olduğuna göre onu gerçekleştirmek ellerinizde. Beyninizin, kalbinizin, vicdanınızın sesini dinleyin, Oyunuzu ona göre kullanın. Son olarak genel bir kuralı hatırlatmak istiyorum. Adaylara iyi bakın, kim size güven veriyorsa, kim Beytülmal ‘a el sürmez, sürdürmez diyorsanız ona oy verin.
***
Şunu da söylemeden geçemeyeceğim. Seçimleri kim kazanırsa kazansın seçim sonrası yeni bir ekonomik programa da hazır olmak gerekiyor. Çünkü bu krizden öyle hiçbir şey olmamış gibi hayatımıza devam ederek çıkamayacağız. Yeni ekonomik program ve zamlardan kurtuluş yok. Siyasiler oy korkusuyla söyleyemiyorlar ama benden duymuş olun. Bu da millete; israf ve yolsuzluğa çare bulamamasına rağmen yirmi iki yıl aynı iktidarda ısrar etme fatura bedeli olacak. İnşallah bu sefer faturanın çoğu yine dar geliri ile açlık sınırı altında yaşamaya çalışanlara çıkarılmaz.Okurlarımı tarihi seçimdeki sorumlulukları için son kez uyarmak istiyorum. Ülkemiz son yirmi iki yılda nereden nereye geldi. Bunun sebebi neydi, kimdi. Siz, çocuklarınız, torunlarınız bunu hak ediyor musunuz? Niye sadece dar gelirliler bu bedeli ödüyor. İyi bir yönetimi hak etmiyor musunuz? Yirmi iki yıl sonunda yaşantınız böyle mi olmalıydı. O büyük şairin dediği gibi: Kabahat sende demeye de dilim varmıyor ama kabahatin çoğu sende be canım kardeşim.
***
Denediniz tamam da yirmi iki yıl neden ısrar ettiniz. Verilen sözler tutuldu mu? İsrafın önüne geçildi mi, Yolsuzluklarla neden gerektiği şekilde mücadele edilmedi. 3 Y ne oldu? 3 Y hatırlatayım: YOLSUZLUK, YOKSULLUK, YASAKLAR yirmi iki yıl önce dillerden düşmeyen üç kelime. Her geçen gün bir öncesini arar haldesiniz. Kuru soğan ve patates alamaz duruma geldiniz. O halde artık ısrar etmenin bir gereği var mı? Bugüne kadar ısrar ettiniz yoksulluk bitti mi? Yasaklar kalktı mı? Yolsuzluklarla mücadele edilerek bitirildi mi? Ne oldu ne değişti. Neden bir beş yıl daha aynı sıkıntıları çekerek, acılara katlanacaksınız? “
***
On altı ay önce yaptığım uyarıların bazılarını hatırladık. Uyuyanları derin uykularından uyandırmak için 2023 seçimi öncesi yaptığım uyarıları ara sıra da olsa hatırlatsam faydası olur mu acaba? Yaşanandan ders almayan toplumlarda tarih tekerrürden ibarettir derler. Yaptığım bu kadar uyarıyı maalesef halka ulaştıramamış ım. Üstelik sadece ben değil, televizyon kanallarında ve bağımsız gazetelerde pek çok bilim insanı ve siyasetçi de benzer uyarıları yaptı. Sonuçlara baktığımızda belli ki onlar da halka ulaşamamışlar. Ya da uyarılar halkı ikna etmeye yetmemiş. Neden ? İşte siyasette cevap arayan en önemli soru bu. Halk tercih yaptıktan on ay sonra pişman olabilir mi? Evet seçmen bugün pişmandır. O zaman on altı ay önce yapılan bütün objektif uyarılara rağmen neden pişman olacağı bir tercih yaptı? 14 Mayıs 23 seçim sonuçlarının doğru olarak hala analizinin yapılmadığını düşünüyorum. Bana göre altılı masa da seçime yakın aylarda yaşanan aday kavgası, devrilen masa, küskünlükler seçmenin bütün ümitlerini ve güveni ni yok etti. Dönüp tekrar baktığımızda sanki özenle hazırlanmış bir komplo gibi değil mi? Seçmen güvenini kaybettiği zaman sonuç kaçınılmaz olarak sandığa yansıyor. Anayasayı değiştirecek çoğunlukla kazanılacak bir seçimde hem milletvekilliği hem de Cumhurbaşkanlığı kaybedildi.
***
Bugün yaşadıklarımız seçimden bir gün önce yapılan uyarılarda dile getirildiği şekilde bir bir gerçekleşiyor. Çünkü uyarılar fal bakarak yapılmamıştı, ekonomi biliminde yeri olmayan tezler ispatlanmaya çalışılırsa varılacak sonuç bellidir. Öyle de oluyor işte. Üzgünüm başaramadık. Ama asla pes etmeyeceğiz, uyandırma görevine eksiklerimizi tamamlayarak, hatalarımızı düzelterek devam edeceğiz. Zincire yeni halkalar ekleyerek, daha çok konuşacak, yazacak, çalışacağız. Çünkü Gazi Mustafa Kemal Atatürk e sözümüz var. Emanetini ileri medeniyetler seviyesinin üzerine mutlaka çıkaracağız. Muhtaç olduğumuz kuvvetin nerede olduğunu biliyoruz.
Yanılıyor muyum?...
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.
Facebook Yorum