OPTİMED 2
Tekirdağ
05 Şubat, 2025, Çarşamba
  • DOLAR
    33.09
  • EURO
    36.10
  • ALTIN
    2596.3
  • BIST
    11131.02
  • BTC
    63525.102$

YAPARSA;

22 Kasım 2024, Cuma 12:42

 Hafta başında Kapaklı Belediyesinin çalışanlarına düzenli maaş ödemesi yapmadığını duydum. Önce inanamadım, sonra gerçeği öğrenmek için ulaştığım belediye çalışanlardan telefonla bilgi aldım. Çerkezköy Belediyesinde görev yaptığımdan daha uzun bir süre birlikte çalışarak, Kapaklı ya hizmet etmekten gurur duyduğum, tanıştığım için kendimi şanslı gördüğüm bu temiz yürekli insanların uğradığı haksızlığa sessiz kalamadım. Duyumun doğru olduğunu üzülerek açıklamak zorundayım. Çok yazık ki acı gerçek: AKP li Kapaklı belediyesi bir süredir, çalışanların maaş ödemelerini düzenli olarak yapmıyor, çalışanları mağdur ediyor. Sloganlaştırılan bir söz vardı: Yaparsa AKP yapar diye. Çalışanların maaşlarının ödenmemesi konusunda sözün doğruluğu ispatlanmış oldu. Kapaklı yı geçtim bölgede son yirmi yıldan bu yana kapanan belde belediyeleri dahil maaş ödemesi yapamayan belediye hatırlamıyorum. Doğruymuş; AKP yaptı.

   Bu noktada Peygamberimizin bir hadisini hatırlatmak isterim. Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.v) bir hadisinde “ çalıştırdığınız kimseye, teri kurumadan ücretini verin “demiştir. Ne oldu şimdi; AKP li Kapaklı Belediyesi çalıştırdığı kimseye değil yüzlerce kişiye alın terlerinin karşılığı olan hak ettikleri ücreti vermedi. Bu durumda belediye başkanı kul hakkı yemiş olmadı mı? E hani Allah kul hakkıyla karşıma gelmeyin demiyor muydu? Nasıl olacak şimdi? Kapaklı Belediye başkanı bir kişinin değil aileleriyle birlikte binlerce insanın kul hakkını yedikten sonra; geçinden versin Allahın huzuruna nasıl çıkacak, Nasıl hesap verecektir? Diyanet işleri veya ilçe müftüsü Cuma hutbesinde bu konuya bir açıklık getirse de cami cemaati biraz aydınlansa bari. Gerçi diyanet işlerinin bazen akıl almaz fetvaları da olmuyor değil ya neyse cami cemaati hiç olmazsa bu konuda ne düşündüklerini öğrenmiş olur. Öte yandan; hutbelerde belediyelerde yapılan  imar ve ihale yolsuzluklarından zenginleşmelere neden yer vermezler bir türlü anlamıyorum.

   Belediyelerin yaşanan ekonomik krizden çok olumsuz etkilendiği bilinen bir gerçek. Ancak kriz bir günde olmadı. 2021 den bu yana adım adım ilerleyerek bu günlere geldi. Dolayısıyla belediye başkanı covit 19 pandemisinden hemen sonra gelen krizi tahmin ederek yönetilmesi konusunda hazırlık yapsaydı belediye bugün düştüğü duruma düşmezdi. En basitinden 2019 seçimlerinden sonra kadronun şişirilmesi doğru olmamıştır. Seçim dönemi verilen sözleri yerine getirmek uğruna kadrodan bir kişi çıkarıp, yerine iki kişi alınırsa ekonomik krize falan gerek yok zaten belediye otomatik olarak kendi krizini yaratmış olur. Hele birde kılavuz olarak hırsız kargalar seçilir, onların verdiği istikamette gidilirse bu günlere gelmek değil gelmemek sürpriz olurdu. Nitekim öyle oldu.

     Bütün bu gelişmelerden; verilen görevi harfiyen yerine getiren, alın teri karşılığı çoluk çocuğuna ekmek parası götüren çalışanları sorumlu tutmak kesinlikle söz konusu olamaz. Tüm hata ve sorumluluk belediye başkanı ve meclis üyelerinde, yani siyasilerdedir. Kadroları şişiren çalışanlar değildir. İsraf projeleri başlatarak yaklaşan krizi görmeden belediyeyi borç batağına sürükleyen yine çalışanlar değildir. O halde neden fatura çalışanlara kesiliyor, onların maaş ödemeleri aksatılıyor. Belediye başkanı ve meclis üyeleri empati yapmalıdır: Maaş günü geldiğinde çalışanlar borçlu olduğu kişilere vadesi gelen borçlarını ödeyemezse ne diyecekler? Banka kartlarının borcunu ödeyemez de icralık olursa ne yapacaklar? Havalar soğuyor, doğal gaz elektrik faturalarını nasıl ödeyecekler. Her şey bir tarafa, sabah okula giden çocuğuna veya çocuklarına harçlık veremezse yanlarına beslenme konmazsa onların yüzüne nasıl bakacaktır? Hele yüksek öğrenime devam eden çocukları varsa; onlar ne yapacak? Azcık vicdan sahibi olan maaşları geciktirmeyi düşünemez.

    Olmaz, kesinlikle çalışanların maaşlarını aksatarak bu paralarla  belediyenin finansmanı sağlamak asla doğru olmaz. Çünkü çalışanların geciktirilen maaşlarında; okula aç ve harçlıksız gitmek zorunda kalacak öğrenci çocuklarının hakkı vardır. Yokluklar içinde yüksek öğrenimine devam etmeye çalışan çocuklarının hakkı vardır. Bakmakla yükümlü olduğu annesinin, babasının   ilaç veya tedavi parası vardır. Çalışanların alın terinin karşılığı maaşlarını aksatarak belediyenin finansmanı sağlanırsa zaten yapılan işten de hayır gelmez, çünkü o paralarda mazlumların ahı kalır.

    Belediye nakit sorunu için zorlanıyorsa; öncelikle hemen yatırımları durdurmalıdır. Bütçe çarçur edilmeden zaruri ihtiyaçlara kullanılmalıdır. Müteahhitlere yapılan ödemeler ötelenmeli, çevrilebilir bir vadeye yayılmalıdır. Borç miktarı ve zamanına göre belirlenen bir sıra ile belli miktarlarda ama kimseyi kayırmadan adil bir ödeme takvimini herkes kabul edecektir. Yeter ki adaletli davranılsın, kayırmacılık olmasın. Aynı yöntem esnaf borçları içinde çözüm olur. Belediyenin Finans sorununun tümü çözülmese de çevrilebilir hale gelir. Esas olan samimiyet ve güven ortamının sağlanarak, dürüstlükle sürdürülmesidir. Tabi siyasilerin yönetim anlayışında varsa! Çünkü dürüstlük AVM lerden kolayca alınarak giyilecek; gömlek, ayakkabı, takım elbise gibi bir şey değildir. İnsanın genlerinde olması gerekir. Göstergesi de Beytülmal a el sürmemek ve sürdürmemektir!...

 

Bugünkü yazımı da Fazıl Hüsnü Dağlarca' nın bir şiirinden yapacağım alıntı ile bitiriyorum:

Siz Ali Bey, Veli Beyefendi, busunuz

Gelecekler önünde suçlusunuz

Yöneteceksiniz de ulaşacak ha,

Çağdaş uygarlığa ulusunuz

Ön karanlık art karanlık, sağ karanlık, sol karanlık

Kara toprak içine mi gömülüyoruz?

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.

Facebook Yorum