YETMEZ AMA !…
25 Aralık 2025, Perşembe 12:262026 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi 21 Aralık 2025 tarihinde TBMM de yapılan oylama sonunda Kullanılan 569 oydan, 249 ret oyuna karşılık 320 oyla kabul edildi. Okurların televizyondan izlediğini tahmin ediyorum. Oylamadan önce vekillerin yumruk yumruğa kavgaya tutuşması Gazi Meclise ve vekillere hiç mi hiç yakışmadı. Yumruklu kavga görüntüleri tek kelime ile utanç vericiydi.
2026 Bütçesinin yükünün yine emekçilerin sırtına yüklendiği, en ağır bedeli yine asgari ücretliler ve emeklilerin ödeyeceği çok açık şekilde görülmektedir. Gelir vergisi artıyor, dolaylı vergiler katlanıyor, faiz giderleri büyüyor. Ama işçi, memur, emekli ve sabit gelirli her geçen yıl daha da yoksullaşıyor. Bu tablo tesadüf değil; bilinçli bir tercihin sonucudur. 2026 bütçesinde toplam giderin 18,8 trilyon lira, toplam gelirin 16,1 trilyon lira, bütçe açığının ise 2,7 trilyon lira olarak tahmin edilmiştir. Açığın finansmanında yine dolaylı vergiler ve faiz politikalarının tercih edildiği görülmektedir. Sonuç olarak 2026 Merkezi Yönetim Bütçe kanunu Halkın beklentilerini karşılamak, umut vermekten çok uzak kalmıştır. 9,2 milyon liralık kol saati taktığı elini kaldırarak bütçeye kabul oyu veren vekillerin keyifleri yerinde. Oysa açlık sınırında, kuru soğana muhtaç yaşamını sürdürmeye çalışan açlık sınırındaki Halk, bütçeye “ YETMEZ AMA !.”falanı hiç düşünmeden ,”YÜZ KERE, BİN KERE, KESİNLİKLE HAYIR “ diyor.
Ağrı Milletvekili S. SAKIK, bütçe görüşmelerinde yaptığı konuşmada israfa, haksızlığa vurgu yapmış. Gösterdiği duyarlılık için kendisine teşekkür ederim. Konuşmasında “Bakın Parlamento'ya, çok ciddi eleştiriler var. Hep söylerler, çift maaş. Ben araştırdım, ben dahil 499 milletvekili çift maaş alıyoruz. Ama gençler almıyor. Genç milletvekilleri bu parayı almıyor. Kanun teklifi verelim. Totalde yılda 1 milyar TL'yi bulan bu parayı yoksul Anadolu çocuklarına harcayabiliriz. Parlamento'dan başlarsak Külliye' den alanların da üstüne gidebiliriz” demiş. Okurlar konu hakkında yazdıklarımı hatırlar, aklın yolu bir. Vekil sanki benim ağzımdan konuşmuş ve düşüncelerimi aktarmış. Gazetemizde “ MİLLET VE MİLLETVEKİLLERİ” başlığı altında (7) bölümlük yazı dizisi yayımlamıştık. Okurların vaktini almamak için tekrar etmek istemiyorum. Hatırlamak isteyen okurlar verdiğim linkleri tıklayarak yazılara ulaşabilir. https://www.cerkezkoyekspres.com/makale/millet-ve-milletvekilleri-1-359 mutlaka öneririm.
Vekiller özlük haklarında zaman içinde o kadar çok iyileştirme yaptı ki; vekillik adeta çok hızlı zengin olma aracı haline geldi. Onun için Milletvekili koltuğuna oturan bir daha kalkmak istemiyor. Zaten ikinci dönem seçilenlerin büyük bir çoğunluğu hem emekli vekillik hem de aktif vekillik maaşı alıyor. Üzerine her ay düzenli olarak maaşın %50 si kadar yolluk aldıkları da unutulmasın. Ballı börek mi dersiniz, çift dikiş mi dersiniz bilemem artık, tercih sizin. Ben bu imtiyazlı vekillere beş yıldızlı vekiller diyorum. Belli ki vekillere o da yetmiyor, aday gösterilmediği ya da seçilemediği için vekilliği sona eren 309 eski vekil 2023 yılı Nisan-Mayıs-Haziran dönemi için peşin ödenen 3 aylık maaşın çalışmadan aldıkları 2 aylık kısmını hala iade etmiyor. Unutmamak ve unutturmamak için ben ısrarla yazıyorum, yazmaya edeceğim. Çalışmadan aldıkları maaşları iade etmeyenler nasıl sıkılmıyor Halkın içine çıkıyorlarsa bende gündemde tutmaktan ve sormaktan sıkılmayacağım ve yazacağım.
İYİ Parti Bursa Milletvekili Ahmet Kâmil Erozan, milletvekilliğinin sona erdiği kesinleşir kesinleşmez TBMM yönetimini arayarak peşin aldığı maaştan ne kadar iade etmesi gerektiğini sormuş. TBMM yönetimi, bu konuda yazılı başvuru istemiş. Yazılı başvuru üzerine TBMM yönetimi Erozan'a 150 bin 470 lira 80 kuruşun iade edilmesinin uygun olacağını bildirmiş, sayın vekil de iade etmiş. Demek ki çalışmadan alınan maaşın iade edilmesi gerekiyormuş ki meclis yönetimi iadeyi geri almış. Açlık sınırında yaşamaya mahkûm edilen milletin bir ferdine Devlet yanlış bir ödeme yaptığı zaman faiz işleterek icra yolu ile tahsil ederken, milletvekillerine uygulanan bu ayrıcalığın, keyfiliğin sebebi ne olabilir? TBMM’ni arpalık haline getirenler hakkında harekete geçilerek gereken işlem yapılmalıdır. Hak etmeden aldıkları maaşları iade etmeyen vekillere sormak isterim: Kul hakkından haberiniz var mı sizin? Alo, sesim geliyor mu? Kul hakkı diyorum, kul hakkı, haberiniz var mı?
Çalışmadan aldıkları 2 aylık maaşı iade etmeyen vekillere hiçbir anlam ifade etmeyeceğini bilsem de; 1. TBMM den bazı örnekler vermek istiyorum. 1.TBMM vekilleri yokluklar içerisinde var olmaya çalışan bir milletin temsilcileridir. Milletvekilleri Ankara’ya bin bir güçlükle gelebilmişlerdir. Çoğunun yatacak yeri yoktur. Meclis Başkanının kullandığı otomobilden başka motorlu araç bulunmamaktadır. Sekiz ay maaş almadan çalışan milletvekilleri, bir yıl sonra 100 lira olan maaşlarının yüzde 20’sini bütçe açığını kapatmak için yine Devlete verdiler. 1.TBMM, çok zor şartlar altında bir araya gelen, memleketin bağımsızlığına kavuşması için gerekirse ölümü göze alabilen vatansever ve kültür düzeyi yüksek milletvekillerinden oluşmuş bir meclistir. Şimdi gel de nereden, nereye deme bakalım.
Son söz: Sosyal adaletin sağlanması için milletvekili maaşları asgari ücrete, aynı şekilde tüm emekli maaşlarının da milletvekili maaşlarına endekslenmesi gerekir. Milletvekillerinin özlük haklarında, emeklilik hakları ve uygulamalarında sağlanan imtiyaz ve imkânlara derhal son verilmelidir. Bu işlem geriye dönük olarak da yürütülmelidir. Öyle ya milletvekilleri, TBMM de çıkarılan kanunla; millete: Geriye dönük işlem yapılmasına izin vererek EYT sorunu yaşattıysa, demek ki milletvekillerine aynı işlem yapılarak geriye dönük düzenleme pekâlâ yapılabilecektir. Millet’ e tanınmayan hiçbir özel hak vekillerine imtiyaz olarak sağlanmamalıdır. Sağlanan ayrıcalıklı imkânlar derhal geri alınmalıdır.
Bu haftaki yazımı da Tevfik Fikret in günümüz Türkçesine çevrilmiş haliyle “HAN-I YAĞMA” şiirinden yaptığım alıntı ile bitireyim.
Efendiler, pek açsınız, bu çehrenizde bellidir;
Yiyin, yemezseniz bugün, yarın kalır mı, kim bilir?
Şu nimetler sofrası bakın, gelişinizle övünür.
Bu hakkıdır gazânızın, evet, o hak da elde bir...
Yiyin efendiler yiyin; bu iç açıcı sofrası sizin;
Doyunca, tıksırınca, çatlayıncaya kadar yiyin!




Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.
Facebook Yorum