30 HAZİRAN’DA İSTANBUL DA SEÇİM Mİ, YOKSA KRİZ Mİ VAR?

Bahar geldi ama piyasalar hala bir olumlu hava algısı oluşmadı, oluşacak gibi de görünmüyor. Haziran daha da derin KRİZ olarak görünmektedir. 2019 Mart 1. Çeyrekte ciddi kayıpla kapatan piyasalar, seçim bitti artık toparlanma beklerken suni olarak seçim belirsizliği oluşturularak piyasalar da olumsuz etkinin politik meyvelerini toplamaya çalışıldığı görülmektedir. Son hafta da döviz hareketlerinden de bu gözlemlenmektedir. Durum böyle gitmesi durumunda siftah yapamayan esnafın kılcal oksijen kanalları kapanarak ciddi iflaslar ve buhranlar yaşanacağı kaçınılmaz olarak görülmektedir.

***

Uluslararası piyasalarda ülkemiz ekonomisinin Haziran ayında ciddi bir kırılma beklendiği çeşitli mecralarda dile getirilirken. S400 ve F35 krizi de bu noktada vitrine çıkarılarak durumun daha karmaşık hale gelmesi an meselesi olarak görülmektedir. 2 Mayıs sonrasında ABD ile İran ambargosu konusunda restleşme riskleri, Suriye sınır operasyonları ülkemiz dikkatini farklı noktalara çekilirken Kuzey Afrika ülkelerindeki karmaşalardan uzak bir Türkiye. Bu durum İsrail ve ABD çıkarları için ve en önemlisi İsrail güvenliği ile Doğu Akdeniz Karbon yataklarında rahat hareket eden bir Amerika ve İsrail ortaya çıkacaktır. Türkiye ise eline oyuncak verilmiş bir çocuk durumundan öteye gitmeyen bir ülke konumuna getirilmiştir.

***

Tüm bunlar uluslararası arenada yaşanırken ülkemizde kaybedilmiş bir seçimin baskılar sonucunda değiştirme çabaları iyice ayyuka çıkmaktadır ki bu durum ülkemizin daha da kırılgan ekonomik göstergelerle karşı karşıya kalacağının an meselesi olduğu ortada olmasına karşılık ne gibi bedeller ödeyeceğimizi yaşayıp göreceğiz. Muhtemelen 30 Haziran 2019’da İstanbul seçimleri yenilenme kararı çıkarsa şaşırmaya gerek kalmayacaktır.

***

Bölgemizde ise tüm bu ulusal ve uluslararası senaryolar ışığında kozmopolit yaşam olan TRAKYA tersine göçlerle karşı karşıya kalarak ekonomik buhranlarla domino taşı etkisi yaparak büyük çöküşlere hazırlıklı olmalıyız. Bu durumda STK konumunda Esnaf Odaları ve Ticaret Odaları siyasi çizgiden olabildiğince hızlı çıkmalı ve yaşam damarları olan üyelerinin dertleri ile dertlenmeli ilgili bakanlıklarla istişareler yapmalıdır. Yarın aidat alacak üye bulamayacaklarını unutmamalıdır.

***

Kurumlar yaptırdıkları bölge esnafına ödemelerini zamanında yaparak en azından bu çöküşe DONKİŞOT misali engel olmaya çalışmalıdır. Yarın çok geç olabilir. Ekonomik buhranda birlik olamazsak siftah yapan esnaf bulamaz, işsiz babalar, işsiz anneler, işsiz abiler olacak bu çok uzak değil…