ADALET ZULMEDER Mİ?

Adalet, hakkın gözetilmesi ve yerine getirilmesi anlamına gelir. Haklı ile haksızın ayırt edilmesi adaletle sağlanır. Bu anlamda herhangi bir durumun adil olup olmadığından söz edilebilir. Adalet kavramı temelde hukuk kurallarına uygunluk içerir. Felsefi olarak adalet; İnsan davranışlarının doğru olup olmadıklarını gösteren en önemli ilkedir. Haksızlık ve onun sonucu olan adaletsizlik yasalara uymamak, her zaman fazlasını istemek ve eşit olmamak anlamına gelir. Hak ve adalet ise yasaya uygun davranmak demektir

***

İstanbul'un göbeğinde, hayatının baharında, hayallerini yaşayamadan, bir katil tarafından şehit düşen polisimizin acısı yüreklerimizi dağlarken, katil hakkında öğrendiklerimiz bizi ‘Adalet’ hakkında dehşete düşürdü. Bu katilin tam 26 suç kaydı vardı ama aramızda geziyordu.

İstismardan yasaklı madde kullanımına, hırsızlıktan gaspa, tacizden adam yaralamaya kadar her türlü suçu işleyen bu katilin yaptıklarını adalet sistemimiz yeterli görmemiş ki dışarıda elini kolunu sallayarak gezmesine müsaade ediyordu.

Suç işlemenin nirvanasına ulaşan bu ve bunun gibi katiller bu sistemde hiçbir bedel ödemeyeceğini bildikleri için bu kadar cesur, bu kadar korkusuz ve bu kadar sorumsuz davranıyor...

Başka bir pencereden bakarsak, bu katili 26 kez serbest bırakan yargıçlardan hesap sorulacak mı acaba?

***

SKANDALLAR SİLSİLESİ

Skandallar o kadar fazla ki anlatmakla bitmez fakat biz birazına değinelim...

Yasak olmasına rağmen pitbull cinsi köpeği dışarı çıkaran ve bir yavrumuzun parçalanarak ölmesine sebep olan ama sahibine hiçbir yaptırım uygulamayan bir taraftan alıp, diğer taraftan bırakan bir adalet sistemi...

Arabasıyla alkollü bir şekilde, işinden evine giden bir emekçiye çarpıp ölmesine sebep olan, emniyet güçlerimizin tutup yargıya teslim ettiği ama yargıçlarımız tarafından katilin iki gün sonra serbest bırakıldığı bir adalet sistemi...

Kara para aklayarak devleti milyonlarca zarara uğratan, yakalanıp yargıya teslim edilen ve 40 yılla yargılanırken 1 yıl sonra karanlık ellerin devreye girmesiyle serbest bırakılan bir adalet sistemi...

Fakirlik ve çaresizlikten elektrik ya da doğalgaz faturasını ödeyemediği için evine icra geldiğinden dolayı hukuk sistemimizin sokaklarda kalsın dediği bir adalet sistemi...

Montunun üzerindeki bir yazıdan hırsızı bulan ama 8 yaşındaki cennet yüzlü bir kız çocuğunun katillerini aylardır bulamayan bir adalet sistemi...

Ayrıldığı karısını sokak ortasında zalimce kurşuna dizerek öldüren katilin iki sene sonra serbest kaldığı bir adalet sistemi...

***

Sosyal medya üzerinden Vatana küfreden, Türk askerine hakaret eden, terör örgütlerine destek paylaşımları yapanlara sesini çıkarmayan, Hilafet istiyorum diyenlere, Allah’ın kanunlarının yeryüzünde hakim kılınması için mücadele edenlere göz açtırmayan bir adalet sistemi...

Hastanede mobbinge maruz kalan doktor, emniyette mobbinge maruz kalan polis, okulda mobbinge maruz kalan öğretmen, camide mobbinge maruz kalan imam ve bunun neticesinde intihar eden,  gencecik insanların ölümüne sebep olanlara soruşturma bile açma gereği duymayan bir adalet sistemi...

STATÜYE GÖRE ADALET OLMAZ

Allah’ın emirlerine uyarak 18 yaşındaki kızını helalinden evlendiren ama çeşitli iftiralara maruz kaldığı için İslam alimini zindanlarda çürüten bir adalet sistemi...

Her karış toprağı kanla sulanmış Müslüman bu topraklarda ‘Ben Allah'ın Kanunları İle Yönetilmek İstiyorum’ diyenlere hemen soruşturma açan, ömrünü kutsal davalara adamış mücahitlere zulmeden bir adalet sistemi…

Tüm kutsallarımıza hakaret-küfür  ederek hiçbir müeyyide ile karşılaşmayacaklarını bilen, haramileri koruyan bir adalet sistemi..

Manevi değerler üzerine inşa edildiğini bildiğimiz AK Parti döneminde en çok zülme maruz kalan maalesef ki MİLLİ VE MANEVİ DAVA’sına sahip çıkanlar oldu.

ENDİŞELER

Sporda adalet yok, eğitimde adalet yok, emniyette adalet yok, mülakatlarda adalet yok, adalet dağıtması gereken adliyelerde adalet yok, milli gelirin dağılımında bile adalet yok..

Devletin dini adalettir. Adaletin olmadığı toplumlarda kaos ve anarşi olur. Heybesini acılar ile doldurmuş Anadolu insanına hukuk eliyle yapılan bu haksızlık, çok büyük acı, çok büyük ızdırap, çok büyük vebaldir...

Adalet sistemi mazlumun da, haklının da, zulme uğrayanların da hakkını savunmak için vardır. Maalesef ki bugün geldiğimiz noktada, adalet; haklının değil güçlünün yanında olan endişe verici bir zulüm sistemine dönüşmüştür.

Kamuya mal olmuş bazı hadiselerde  medya aracılığıyla yüce Türk Milletinin feraseti sayesinde Adliye koridorlarında tecelli etmesi gereken adaletin sosyal medya aracılığı ile tecelli etmesi, kusursuz Adaleti ile 4 kıtaya hükmetmiş, mazlumların tek sığınağı olmuş OSMANLI DEVLETİ’nin varisi olan  TÜRKİYE CUMHURİYETİ gibi büyük bir devlet için, oradaki kanun koyan ve kanun uygulayıcılar adına büyük bir utanç, Türk milleti adına ise büyük bir endişedir.

YARGIDAKİ ÇATIŞMA

Düşünün yargının bir kanadı olan Yargıtay, yargının diğer kanadı olan Anayasa Mahkemesi üyeleri hakkında suç duyurusunda bulunabiliyor..

Hakimler ve Savcılar (HSK) İzmir'de bir markette çıkan tartışmada S.K.K.'nın bıçakla öldürülmesine ilişkin 3 sanığın yargılandığı davada son tutuklu sanığın tahliyesine karar veren mahkeme başkanı ve iki üye hakim ile, duruşma savcısını açığa alıyor..!!

Dönemin AK Parti Milletvekili Şamil Tayyar adliyelerde fetö borsası olduğunu söylediği ve belgelediği bir dosya ile Sayın Cumhurbaşkanı’na çıkıyor, ‘efendim içeri düşen fetöcü teröristler para karşılığında serbest kalıyor’ diye bizzat söylediğini kendisi beyan ediyor...  Ama değişim göremiyoruz...

Hukukun üstünlüğü değil, üstünlerin hukukuna, haklının değil güçlünün hukukuna geçiş yaptığımız bir zaman dilimindeyiz.. Adalet bakanlığı yargı dağıtamayacaksa, bu hukuksuzlukların sebebini soramayacaksa o zaman neden var, kilitlesin gitsin herkes kendi adaletini sağlasın...

(!) Devlet kurumları arasında çatışma mı var? Yargıdaki bu adaletsizlik ve güvensizlik devlet büyüklerinden İNTİKAM alma projesi olabilir mi?

SONUÇ

Sosyal çürümüşlük ve ahlaki yozlaşma tarihin en büyük ve en endişe verici boyutuna ulaşmış durumda. Adalet mekanizmasının deforme olmasını bunun bir parçası olarak okuyabiliriz..

İleri derecedeki olumsuz durumlar ve bu kadar da olmaz dediğimiz hadiseler için ‘Tuz Koktu’ deyimi kullanılır. Sözlüğe baktığımızda ‘Tuz Koktu’ demek; denetim mekanizmasının yozlaşmasını ifade eden, bir olaydaki olumsuzluğu gidermesi gereken yapının da o olumsuzluğa karıştığını belirten bir deyimdir...

İçimiz yana yana söylemek zorundayız ki Adalet özelinde tuz kokmadı ÇÜRÜDÜ.!!