KOKUSU GÜZELSE, GÖZE HİTAP ETMİŞSE İYİDİR İYİ…

Tercih konusunda herkes aynı hıza sahip değildir. Karar vermek her zaman çok kolay olmaz. Neyi, nasıl, nerede, kimle seçeceğinizi, ne yapacağınızı bilmediğiniz anlar olur. Eller ayaklar birbirine dolanır durur. Olaylar bir parfüm seçmek kadar kolay iken bir atomu parçalamak kadar zor gelebilir.

***

Bir bluzun rengine karar vermek, ayakkabının modelini seçmek, hangi tişörtün daha çok yakıştığını ayırt etmek, akşam seçtiğini sabah beğenmemek, telefon kılıfının rengi gibi birçok konu düşünürken yorar, yordukça zorlaşır.

***

Burca, kişiliğe, aile fertlerindeki sıralamaya, huya göre farklılık gösterir karar verme konusu. Ailenin en küçüğüdür abi, abla, anne, baba her dediğini yapmış ve önüne sermiştir; hazır olsun ister karar merceği kendisini kabul etmez. Huyudur, bir türlü karar veremez. Burcu kararsız bir burçtur sevgilisi olacak kişiyi bile seçemez. Hepsi ama hepsi insanı duygular barındırır. Olağan hayat akışının içindedir kararsızlık ya da karar verememe…

***

Bu durumu böyle kabul etmek asıl sorundur. Basit gibi görünen bu kararsızlık durumu hayatınızı zora sokar, kişileri düşman eder, dostlarınızı yok eder, sizi üzer ve en önemlisi de zaman kaybı yaratır. Her yere, herkese, kendinize bile geç kalma durumuna düşersiniz ki orası çukurun ta kendisidir. Sizi ve sevdiklerinizi rahatsız eden olayları değiştirebilirsiniz. Kimse duvardaki saat değil, illa dışarıdan müdahaleye de gerek yok. Fark et, iste ve değiş! Kendini umursa ve hayatını kolaylaştır.

***

Size çok basit birkaç tüyo vereyim! Gözüne ilk güzel ve hoş gelen renkteki kıyafet al, sana iyi hissettiren kişilerin yanında ol, hoş koktuğunu düşündüğün parfümü sık ve rahat ettiğin yerde ol! Çok basit ve anında uygulamaya geçilecek kurallar fakat dış faktörlerin etkileri bazen fazlasıyla zora sokabiliyor. Kurallar aslında çok basit. Arkadaş ile alışverişe çıkılmaz çünkü illaki etki altında kalınıp bir şey eklenir sepete. İyi hissettirmeyen birinin yanında ömür geçmez, uzaklaşmak nefes aldırır. Burçlara inanın ama adapte olmayın çünkü doğum saati, kişiye verilen isim, yaşam standartları gibi faktörler burçların birçok hareketinin yönünü değiştirir. Her burç her kişide aynı etkiyi yaratmaz ve düşünce kader değiştirir. Etki altında kaldığınız noktalar bile iyi şeyler olsun. Fikir alınır ama ortak fikir karara götürmemelidir. Herkes her rengi ruh haline göre ve farklı sebeplerle sever. Ayşe’ye güzel gelen bir parfüm mehtap’ a gelmez. Fatma’nın sevdiği tişört tarzını Zeynep sevmez. Herkes aynı yolu, aynı duyguyla yürüyemez. Ahmet arkadaşına çok tatlı geliyorken sana itici gelebilir. Ben karanlığı severim, sen korkarsın. Arkadaşına kadınım kelimesi aşkı anlatır sana hatunum. Anlam aynı, söyleniş farklı.

***

Herkes doğası gereği tektir. Aynı gün, aynı saatte doğanlar aynı hobilere sahip değildir. Kimse aynı duygulara ev sahipliği yapmaz. Herkesin her olaya bakış açısı farklıdır, aşk bile herkese aşktır ama farklı yaşanır. Her kişinin kendine has bir kişiliği vardır. İlk anda sempatik gelen her şey iyilik getirir, akılda kalıcı olur. Kendini dinle, iç sesine kulak ver. Seçenekler arasında kalırsan ilk tercihine koş pişman olmazsın. Yaşadığın hayat senin, karar merceği kendini tayin et ve rahat et.

***

Zamanını başkalarının tercihlerini yaşarken tüketme. Değer vermek, söz dinlemek ya da fikrini uygulamak değildir. Korkma kimseye ayıp olmaz dediğini yapmadığında ama etki altındaki seçimin yanlış kapıya götürürse sana çok ayıp olur. Etki altında verdiğin yanlış kararın etkisi, tek başına verdiğin karardan çok daha fazla acı verir. Yapboz parçaları senin huzurun, lütfen sadece parçaları tek başına birleştir, kimseye kendini ve huzurunu oyuncak etme! Unutma; gerçek kişiler, gerçekten sevenler, aile kabul edenler, sahiplenenler, canım diyenler, canı kabul edenler gerçekten de gerçeklerse duygularında her olayda tercihin ne olursa olsun yanında olurlar. Gerçek dostun sen zarar gördüğünde kaçmaz, zarar görürken dahi omzunu uzatmak için daha yakında durur.

***

Gerçeklik samimiyet ve ciddiyet ister. Zoru görünce kaçanlar, yanlış yoldasın diye terk edenler geri dönerlerse kapıyı birde siz açıp; hızlıca itin ki bir daha gelemesinler kapıya. Gitmek isteyenin bahanesi cebinde hazır bekler. O yüzden gereğinden fazla intizama ve inceliğe gerek yok. Gereğinden fazla olan her şey zarar verir. Samimiyetsiz kimseye ihtiyacınız yok. Zamanla öğrenmeyin bazı gerçekleri, zamanında öğrenin işe yarasın. Kimsenin kendini terbiye etmesini de beklemeyin; zarar veriyorsa, huzursuz ediyorsa, rahat ettirmiyorsa, değer katmıyorsa, öğretmiyorsa tutmayın ipini, salıverin. Kimsenin çocuğunu eğitip eş, kimsenin çocuğunu öğretip dost yapmak zorunda değilsiniz. Özgürce seçin, rahatlıkla karar verin ve skora yalnız koşun! Sizden daha değerlisi aynadaki…