ÜRETME KABIZLIĞI

Bizim en büyük sorunumuz üretmeyince vicdanlarımızın rahatsız olmaması.

Herkesin vicdanen kendisini muhasebeye çekmesi gerekiyor, ‘ben ne ürettim?” diye…

Üretecek olanlar varsa da, üretmenin ne olduğunu bilmeyen insanlar tarafından hevesleri kursaklarında bırakılıyor.

***

Üretmek, fikirle başlar. Ve herkesin kendisini muhasebe etmesi gerekiyor, ‘benim bir fikrim var mı?’ diye.

Bu fikir, iş ile ilgili olabilir, kendi hayatıyla ilgili olabilir, mevcut düzen ile ilgili olabilir. Yani her alanda fikir üretilebilir. Bunun için hiçbir konuda bir fikri olmayanlar, dünyanın en büyük üretim kabızlarıdır.

Çünkü üretimin olması için en öncelikli konu, bir fikrin olmasıdır. Bir fikriniz yoksa üretim de yoktur.

Örneğin, bir iş kuracaksanız, bu işin kurulumu ve iş kurma isteği bir fikirdir. Bu fikir ise üretimdir. Bu fikir üretilmeseydi, iş kurulmayacak veya bununla ilgili herhangi bir girişim yapılmayacaktı.

O zaman bir daha soruyorum, sizin bir fikriniz var mı?

***

“Ee çok güzel söylüyorsun da şimdi ne olacak?”

“Benim bir fikrim var, ama bu fikri nasıl hayata geçireceğim? Para yok. Para varsa da nasıl yapacağımı hiçbir şekilde bilmiyorum. Nasıl yapacağımı bilsem de gerekli sermayem yok…”

Çoğu kişinin en büyük dertleri bunlar değil mi?

Sermayem yok, bir şeyler yapmak istiyorum ama cesaret edemiyorum, bilmiyorum…

***

İşte bunun için insanın kendisini geliştirmesi çok önemlidir…

Kendinizi geliştirmediğiniz sürece, hiçbir şekilde ne bu dünyaya ufacık bir iz bırakırsınız ne de torunlarınızın sizinle övüneceği biri olursunuz.

Eğer çok iyi bir fikir üreticisiyseniz, kendinizi geliştirmeyi de akıl etmişsinizdir…

Fikir dediğimiz şey, sadece belli bir konuda fikir sahibi olmak değildir. Bunun için de, içinde yaşadığımız bu çağda teknolojiyi takip etmiyorsanız, kitap okumuyorsanız pek de sağlıklı fikirler üreteceğinizi sanmıyorum. Çünkü bilim-teknoloji-üretim çağında cahil kalmak, sonsuz karanlığın içinde siyah bir nokta gibi olmaktır. Sonsuz karanlığın içindeki siyah noktacığın parlaması için de okumanız ve kendinizi geliştirmeniz gerekiyor…

Bu noktada kendinize şöyle bir soru sorun: “En son hangi kitabı okudum”

Beyniniz mavi ekran verdiyse, radikal bir karar alma zamanınız gelmiş demektir…

***

Tüm bunların yanında, üretim kabızlığına neden olan en büyük nedenlerden birisi de ortaklık kültürünün olmamasındandır.

Çok büyük bir güven eksikliği var. Kimse iş konusunda başka kimseye güvenmiyor. Her sırrın anlatıldığı bir dostla, iş konusunda hemen bir mesafe  konuluyor.

Güven eksikliğinin yanında bir de ‘hep ben kazanayım, sadece ben kazanayım’ gibi aşırı bencil duygular ortaklık kültürünün önündeki en büyük engel olarak duruyor.

Yoksa siz de mi, ortaklığa mesafeli duran, güvensizlik duygusu içinde ve hep ben kazanayım gibi bir duygu içinde misiniz?

Kandırmayınız kendinizi…

***

Fikriniz varsa, üretmek istiyorsanız, artık bir şeyler yapma vakti geldi diyorsanız;

Kendinizi geliştirin. Kitap okuyun. Farklı bakmayı öğrenin. Güven duygusunu kazanın ve güvendiğiniz birisiyle yola çıkın.

Eski tüccar kafasından artık sıyrılın.

Sizin halen vicdanınız sızlamıyor mu, üretmediğiniz için?